20 Aralık 2017, Çarşamba | |
İslâmiyete kıymet vermeyen kâfir olur | |
Sual: İslâmiyete uymayanlarda da âdet dışı hâller hasıl olabilir mi? Teganni caiz midir ve teganni ile okuyan hafızlara "Kur'ân-ı kerimi ne güzel okudun" diyen kimse, kâfir olur mu? Cevap: İmam-ı Rabbani hazretleri Mektûbât kitabının birinci cildi 266. mektubunda buyuruyor ki: Bu fakire göre İslâmiyetin izin vermediği şeylerin, hâsıl edeceği bütün hâller, zevkler, hep istidrâcdır. Zira, kâfirlerde ve fasıklarda da böyle hâller hâsıl olmakta ve bu kâinat aynasında, onlar da, tevhîd, keşif gibi şeyler öğrenmekte, içlerine doğmaktadır. Eski Yunan felesoflarından ve Hindistan'daki cûkiyye [Berehmen dinindeki derviş] ve Berehmen papazlarında da, bu hâller görülmektedir. Hâllerin doğru olmasına alâmet, İslâmiyete uygun olmaları ve haram şeylerden hâsıl olmamalarıdır. Simâ [mûsikî] ve raks [dans], lehv ve la'bdır, yani oyundur. Lokmân sûresi altıncı âyetinde, (Lehv-el-hadîs) teganni ile okumağı yasak etmek için indi. Abdüllah ibni Abbâsın "radıyallahü anhümâ" talebesinden olan, imâm-ı Mücâhid, Tâbi'înin büyüklerindendir. Bu âyet-i kerimenin, teganniyi yasak ettiğini bildirdi. (Medârik tefsîri)nde, [ve büyük âlim Senâullah-i Pânî Pûtî hazretlerinin on cild olan (Tefsîr-i Mazherî)sinde], (Lehv-el-hadîs) musiki demektir diyor. Abdüllah ibni Abbâs ve Abdüllah ibni Mes'ûd "radıyallahü anhüm", bu âyet-i kerimenin, teganniyi yasak ettiğine yemin etmiştir. İmâm-ı Mücâhid, Furkan sûresi, yetmişikinci âyetinin meal-i şerifinin, (Günahları af ve mağfiret edilecek olanlardan biri, teganni, şarkı okunan yerlerde bulunmayanlardır) olduğunu bildirdi. İtikatta mezhebimizin imâmı olan, Ebû Mensûr-i Mâ-Türîdînin, (Zamanımızdaki, teganni ile okuyan hâfızların, nağmelerini işiterek, Kur'ân-ı kerimi ne güzel okudun diyen kimse, kâfir olur. Karısı boş olur. O zamana kadar, yaptığı ibadetlerinin sevabı gider) dediğini, kitaplar yazmaktadır. Ebû Nasr-ı Debbûsî buyuruyor ki, kâdî Zahîreddîn-i Hârezmî buyurdu ki, (Bir şarkıcıdan veya başka bir yerden teganni dinleyen veya başka, herhangi bir haram işi gören kimse, haram olduğuna inanarak veya inanmayarak, bunlara, ne güzel dese, o anda imanı gider. Çünkü Allahü teâlânın emrine ehemmiyet vermemiş olur. İslâmiyete kıymet vermeyen kimsenin, kâfir olacağını, bütün müctehidler, sözbirliği ile bildirmiştir. Böyle kimselerin ibadetleri kabul olunmaz. Önce kazanmış olduğu sevablar yok edilir. Böyle felaketten Allahü teâlâya sığınırız!). [İmâm-ı Rabbânî "kuddise sirruh" hazretleri, üçüncü cildin yetmişikinci mektubunda, hâce Hüsâmeddîn Ahmede buyuruyor ki: (Kur'ân-ı kerimi, kasideleri ve mevlidi güzel sesle okumak câizdir. Haram olan, nağme yapmak, yani sesi mûsikî perdelerine uydurmaktır ki, harfler değişmekte, mana bozulmaktadır. Bunları, nağme yapmadan ve Allah rızası için okumak şartı ile, güzel sesle okumak câizdir. Fakat, dinlerini kayırmayanlar, bu şartları gözetmeyeceklerinden, buna da müsaade etmemek, bu fakire daha uygun geliyor). Kadın, erkek, bir arada olmamak da lâzımdır]. (Mektûbât Tercemesi s. 380) | |
Dini sualler için | Üye olmak için Üyelikten ayrılmak için: Google Mail grubu sayfası: Google | |
18 Aralık 2017 Pazartesi
* İslâmiyete kıymet vermeyen kâfir olur
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder