5 Nisan 2009 Pazar

[dinimizislam] Denizde damlaya talip olmak

www.dinimizislam.com

bilgi@dinimizislam.com

07 Nisan 2009, Salı

Denizde damlaya talip olmak

 

 Sual: Bir kimse kaza namazı kılmayıp ömür boyu teheccüd, kuşluk ve evvabin gibi sünnet olan nafile namazlar kılsa, kaza namazı borcundan kurtulmuş olur mu?

CEVAP

Asla kurtulmuş olmaz. İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:

Farzların yanında nafilenin hiç kıymeti yoktur. Deniz yanında damla bile değildir. (1/260)

Ömür boyu kıldığı bütün nafileler, bir farz namazın sevabına kavuşamaz. İslam âlimleri, (Farz kazası olanın nafilelerle meşgul olması ahmaklıktır) buyuruyor. Bir farzı vaktinde yapmakla, kazasını ödemek bile aynı değildir. Mesela bir kimse, Ramazan ayında farz bir orucu tutmayıp sonra kaza etse, hatta ömür boyu nafile oruç tutsa, o bir günün sevabına kavuşamaz. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:

(Ramazanda bir gün oruç tutmayan, onun yerine bütün yıl oruç tutsa, Ramazandaki o bir günkü sevaba kavuşamaz.) [Tirmizi]

Bu hadis-i şerif, farzları vaktinde eda etmenin önemini açıkça gösteriyor. Kaza etmekle bile bu sevaba kavuşulamayacağı bildiriliyor. Hele kaza etmeyip de nafilelerle meşgul olmayı, İslam âlimleri ahmaklık olarak nitelendiriyor. Sünnetlerin de nâfile hükmüne dâhil olduğu, bütün fıkıh kitaplarında açıkça yazıyor.

 

Haç resimli oda

Sual: Hıristiyanlarla çok samimi, hoşgörülü bir arkadaşım var. Bu arkadaşımın evinin duvarında haç resmi var. Burada namaz kılmanın mahzuru olur mu?

CEVAP

Hıristiyan kâfirlerin dini ayinlerini beğenmek ve zaruret yokken zünnar kuşanmak ve haç gibi küfür alametlerini kullanmak, bir de bunlara sevgi beslemek küfürdür.

Haç resmi de canlı resmi gibidir. O odada zaruretsiz namaz kılmak mekruh olur.

 

Bebeğin avreti

Sual: Konuşmaya başlamamış olan bebeklerin avret yerleri neresidir?

CEVAP

Konuşmaya başlamamış olan bebeklerin avret yeri, yalnız seveteyn yani ön ve arka avret yeridir.

 

İrşâdî manzumesi

 

Her cihetten münezzehtir Rabbimiz,

Muhtaç değil zaman ile mekâna.

Varları yok, yokları da var eder,

Dilediği şeyler gelir imkâna.

 

Hayat'tır varlığı, bizle değildir.

Basardır, görmesi, gözle değildir.

Kelamı var ama sözle değildir.

Hiç benzetilemez yaratılana.

 

Rabbimizden iste, yükselt feryadı,

Herkese veriyor neyse muradı,

Mevla emretmese, sinek kanadı,

Oynatıp da, uçamazdı bir yana.

 

Hangi şahta vardır böyle bir hüner,

Batıdan doğuya çekmiştir kemer,

Gökte dönüp durur Şems ile kamer,

Yazık olsun onda kusur bulana!

 

Hakk'ın eseridir yoktur mimarı,

Odur yerin göğün perverdigârı,

Bulutlardan verir bize yağmuru,

Damla damla akar, bağa bostana.

 

Nasıl yaratılmış yedi kat felek,

Bir ibadet olur bunu düşünmek,

İçleri doludur hesapsız melek,

Tesbih edip yalvarırlar Sübhana.

 

Kimi gözlerinden akıtır yaşı,

Kimisi secdeye koymuştur başı,

Hiç biri değildir erkek ve dişi,

Yiyip içmez, benzemez hiç insana.

 

Gökten indirmiştir yüz dört kitabı,

Kime indi şöyle bunun hesabı:

On suhuf Âdem'e kıldı hitabı,

Dostu koyup aldanma sen düşmana.

 

Elli suhufunu Şit'e indirdi,

Otuz suhufunu İdris'e verdi,

On suhufu Halil'ine gönderdi,

Herkes Mevla birdir diye inana.

 

Büyük kitaplarsa dört tanedir bil!

Musa'ya Tevrat'tır, İsa'ya İncil,

Allah'ın emriyle indirdi Cibril,

Gaflette olanlar artık uyana!

 

Zebur'un sahibi Hazret-i Davud,

İnanmayan oldu sanki bir Nemrud,

Kur'an-ı kerimi gönderdi Mabud,

Nebiler Serveri Şah-ı Sultana.

 

Kelimeler:

 

Münezzeh: Kusursuz ve hiç bir şeye muhtaç olmayan

Basar: Gören

Şems: Güneş

Kamer: Ay

Perverdigar: Yaratıcı

Felek: Gök

Sübhan: Allah

Suhuf: Forma, küçük kitap

 


Bugünkü sesli yayını dinlemek için tıklayın:

 

Üye olmak için | Üyelikten ayrılmak için | Dini sualler için | Mail grubu sayfası

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.evlilikrehberi.net  

 

0 yorum: