30 Ocak 2016, Cumartesi | |
Tevekkül, tembel oturmak değildir | |
Sual: Tevekkülü, sebeplere yapışmayıp, tembel oturmak şeklinde anlayanlar var. Sebebe yapıştıktan yani çalışmağa başladıktan sonra tevekkül etmek gerekmez mi? Cevap: Hindistan'da bulunan İslam âlimlerinin büyüklerinden Muhammed Bâkî-billah buyuruyor ki, (Tevekkül, sebeplere yapışmayıp, tembel oturmak değildir. Çünkü, böyle olmak, Allahü teâlâya karşı edepsizlik olur. Müslümanın, meşru olan bir sebebe yapışması lâzımdır. Sebebe yapıştıktan, çalışmağa başladıktan sonra tevekkül edilir. Yani istenilen şey, bunun hâsıl olmasına sebep olan şeyden beklenilmez. Çünkü, Allahü teâlâ sebebi, istenilen şeye kavuşturmak için, bir kapı gibi yaratmıştır. Bir şeyin hâsıl olmasına sebep olan işi yapmayıp da, sebepsiz olarak gelmesini beklemek, kapıyı kapayıp pencereden atılmasını istemeğe benzer ki, edepsizlik olur. Allahü teâlâ, ihtiyaçlarımıza kavuşmamız için kapıyı yaratmış ve açık bırakmıştır. Onu kapamamız doğru değildir. Bizim vazifemiz kapıya gidip beklemektir. Sonrasını O bilir. Çok zaman kapıdan gönderir. Dilediği zaman da pencereden atarak verir). Bâkî-billahın bu sözü (Berekât) kitabında yazılıdır. Görülüyor ki, çalışmayıp, boş oturup, tevekkül ediyorum demek câiz değildir. Tasavvuf büyükleri, çalışmağa, sebebe yapışmağa başlayıp, bundan sonra tevekkül etmeli demişlerdir. (Tam İlmihâl s. 696) | |
Dini sualler için | Üye olmak için Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo Mail grubu sayfası: Google | Yahoo | |
28 Ocak 2016 Perşembe
* Tevekkül, tembel oturmak değildir
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder