09 Aralık 2015, Çarşamba | |
İbadetleri orta miktarda yapmalıdır | |
Sual: İbadetlerde aşırı davrananlar oluyor ve başkalarını da böyle olmaya zorluyorlar. İnsanın, ibadetleri yaparken, kendi gücünün üstünde hareket etmesi veya böyle yaparak kendini zorlaması doğru mudur? Cevap: Abdülganî Nablüsî hazretleri Hadîka kitabında, konu ile alakalı olarak buyuruyor ki: "İbadetleri ne az, ne de pek aşırı olmayarak, orta miktarda yapmak lâzımdır. Bakara suresinin 185. âyetinde mealen; (Allahü teâlâ, sizin için kolaylık istiyor. Güç işleri yapmanızı istemiyor) buyuruldu. Bunun için, hastanın ve yolcunun oruç tutmamasına izin verdi. Bize ağır ve sıkıntılı işler yapmayı emretmedi. İnsan iki işten birini yapacağında, bunlardan hafif ve kolay olanını yapması daha doğrudur. Peygamber efendimiz, birinin mescitte saatlerce namaz kıldığını işitti. Mescide gelip, bunu omuzlarından tutarak; (Allahü teâlâ, bu ümmetten kolay işler yapmasını istiyor. Güç işleri beğenmiyor) buyurdu. Allahü teâlâ, bu ümmete kolay şeyleri emretti. Hadis-i şerifte; (Allahü teâlâ, emrettiği şeyleri yapmanızı sevdiği gibi, izin verdiği şeyleri yapmanızı da sever) buyuruldu. Zaruret olduğu zaman, haram işlemeye ve farzı terk etmeye ruhsat, izin verilmiştir yani azap yapılmaz. Zaruret zamanında da, dinin emirlerini yapmaya azimet denir. Bazen, azimet olanı yapmak daha iyidir. Mesela ölüm ile korkutulan kimsenin, imanını gizlememesi böyledir. Öldürülürse, şehit olur. Bazen ruhsat olanı yapmak, daha iyi olur. Yolcunun oruç tutmaması böyledir. Yolcu, orucu tutarak hastalanır, ölürse günaha girer." *** Sual: Bir kimsenin başında hastalık ve yaralar varsa, abdest alırken ne yapması, nasıl hareket etmesi gerekir? Cevap: Bu konu ile alakalı olarak Merâk-ıl-felâhın Tahtâvî hâşiyesinde deniyor ki: "Başında hastalık olup, abdestte başını meshetmek zarar verirse, meshetmek sakıt olur." Yani abdest alırken başını meshetmez, sadece diğer uzuvlarını yıkar. *** Sual: Allahü teâlâya kavuşmak, yaklaşmak, tanımak, sevmek ne ile olur, bunlara nasıl kavuşulur? Cevap: Allahü teâlâya kavuşmak, yaklaşmak, tanımak, sevmek, gibi şeyler, hep kalp ile olur. Bunlara akıl eremez, anlayamaz. Allahü teâlâ, her şeye kavuşmak için bir sebep yaratmıştır. Bir şeye kavuşabilmek için, o şeyin sebebine yapışmak lazımdır. Bu şeylere kavuşmanın sebebi, kalbi temizlemek, mahlukların sevgisini kalpten çıkarmaktır. Buna, Fenâ-i kalbî denir. Kalp, Allah'tan başka her şeyi tam unutursa, bahsedilen şeyler, kendiliğinden kalbe dolar. | |
Dini sualler için | Üye olmak için Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo Mail grubu sayfası: Google | Yahoo | |
7 Aralık 2015 Pazartesi
* İbadetleri orta miktarda yapmalıdır (Osman Ünlü'nün 09.12.2015 tarihli yazısı)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder