9 Ocak 2012 Pazartesi

* Hakkı tanımak

10 Ocak 2012, Salı

Hakkı tanımak

 

Sual: Mezhebe bağlanmayı yanlış gören biri şöyle diyor:

(Hak kişilerle bilinmez, bilakis kişiler hakla tanınır. Sen önce hakkı tanı, hakkın ehlini de bilirsin. Hak olan Kur'an ve Sünnettir. Bir sözü söyleyenin sözü Kur'an ve sünnete uyuyorsa, o kimse hak ehlidir, uymuyorsa hak ehli değildir. İmam-ı a'zamın veya başka imamların sözleriyle hak tespit edilmez.)

Bu söz doğru mu?

CEVAP

(Kur'an ve Sünnet) diyerek, art niyetini bu kelimelerin arkasına gizlemektedir. Kur'an ve Sünnet hakkın kendisidir. Ama Kur'an ve Sünnet'ten kimin anladığı ölçü olur? Bir mezhepsiz, Kur'an ve Sünnet'e bakarak, (İmam-ı a'zam yanlış söylemiştir, o hak ehli değildir) diyemez. Kur'an ve Sünneti en iyi anlayan müctehid âlimlerdir, mesela bunların en büyüğü olan İmam-ı a'zamdır. O, (Hak şudur) diyorsa, ona uyulur. Mezhepsizin anladığına uyulmaz. Bir örnek verelim:

Mezhepsiz, (Kur'anda Kevser sûresinde, "Allah için kurban kes!" emrine göre, kurban kesmek herkese farzdır) dese de, onun Kur'andan anladığı hak değildir. Hiçbir mezhep imamı, (Kurban kesmek farzdır) dememiştir. Demek ki, bizim gibilerin Kur'anla, Sünnetle hakkı tespit etmemiz, imkânsız denecek kadar zordur. Bir bakkalın kanundan, anayasadan anlamasıyla bir hukukçunun anlaması aynı olmaz. Kur'an-ı kerimi anlamak, anayasayı anlamak kadar kolay değildir. Mezhepsizlerin, hak mezheplere aykırı olarak Kur'an-ı kerim ve Sünnetten çıkardığı hüküm asla hak olamaz. Bugün için hakkı tespit etmek, ancak tâbi olduğu mezhebin hükmüne uymakla olur.

Peygamber efendimiz, Kur'an-ı kerimi anlayıp şerefli arkadaşlarına [Eshab-ı kirama] anlatmıştır. Kur'an-ı kerimi onun anlattığından farklı söyleyenin bildirdiği hüküm geçersizdir. Hak ancak Resulullah, Eshab-ı kiram ve mezhep imamlarıyla bilinir. Mezhepsizlerin Kur'an-ı kerim ve Sünnetten anladıklarıyla hak bilinemez. Bunlar, (Hak, kişilerle bilinmez) sözüyle mezhep imamlarını kast ediyorlar. Kendi anladıklarını da hak kabul ediyorlar. Bunun için meal okuyorlar, Tesettür âyetlerini anlamadıkları gibi, Resulullah efendimizin açıklamasına da itibar etmeyip, (Kur'anda kapanmak yok) diyorlar. İçkinin haram edilişini bildiren âyetleri de anlayamadıkları ve yine Resulullah efendimizin açıklamasına da itibar etmedikleri için, (Sarhoş etmeyecek kadar, efendice içki içmekte sakınca yoktur) diyorlar. Üstelik, (Ben Kur'andan söylüyorum) diyerek kendi anladıklarını Kur'an sanıyorlar. Tesettür ve içki hakkında Resulullah efendimizin bildirdiklerine, Ehl-i sünnet âlimlerinin o âyet-i kerimeleri açıklamalarına bakmıyorlar. (Onlar da insandır, kişiye göre din olmaz) diyorlar. Kur'an-ı kerimden kendi anladıkları din oluyor, hak oluyor da, İmam-ı a'zamın ve diğer mezhep imamlarının anladıkları, kişilerin görüşleri oluyor, hak olmuyor, din olmuyor. Mezhepsizlerin, dört hak mezhebe aykırı sözlerine itibar etmemelidir.

 

 

Bugünkü şiirimiz:

·Tevbe et hemen!

Dinimiz İslam
İnternet Radyosu

Huzura Doğru
TV

Bugünkü ilahi:
·Gel Aşık-ı Dildade

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.evlilikrehberi.net

 

 

0 yorum: