BİSMİLLÂHİRRAHMÂNİRRAHÎM Esselâmü aleyküm ve rahmetüllahi ve berekâtühü | |||||||
23 Ocak 2015, Cuma | |||||||
Ruhsat ve azimetle amel etmek | |||||||
| |||||||
Sual: Sitenizde her konuda ruhsatların esas alındığı, azimetle amel etmenin uygun görülmediği söyleniyor. Bu iddia, doğru mudur? CEVAP Hayır, doğru değildir. Önce ruhsat ve azimetin ne olduğunu bildirelim: Azimet: Helâl olduğu belli olmayan şüpheli şeyleri yapmamak, haramlardan ve mekruhlardan her hâlükârda kaçmak, mübahların fazlasından sakınmak, her şeyin en ihtiyatlısını yapmaya çalışmak, izin verilen şeylerden uzak durmak demektir. Ruhsat: Yalnız haramlardan kaçınmak, İslamiyet’in izin verdiği, caiz gördüğü işlerden sakınmamaktır. İmam-ı Rabbânî hazretleri (Mektubat)’ında buyuruyor ki: Vera sahipleri, ruhsat, izin verilen şeyleri yapmamış, herkese, azimet yolunu göstermiştir. (1/102) İslamiyet’in izin verdiği ruhsatlardan kaçınıp, üstün gördüğü azimetlere sarılan âlimlere uymayı, sonsuz azaptan kurtulmaya vesile bilmelidir. (1/70) Her şeyin sahibi olan Allahü teâlâ, mübah şeyleri yasak etmemişken, başkası, kendiliğinden nasıl karşı gelebilir? Çok yer vardır ki, bir şeyin daha iyisini yapmamak, yapmaktan daha iyi olur. Hadis-i şerifte, (Allahü teâlâ, azimetle iş yapmayı sevdiği gibi, ruhsatla yapmayı da sever) buyuruldu. (1/313) İhtiyaç olunca, en kolay olan fetvayı vermek daha iyidir. Hattâ kendi mezhebine uygun olmasa da, başka mezhepteki kolay fetva söylenmelidir. Bekara sûresi, 185. âyetinde mealen, (Allahü teâlâ, size kolay olan şeyleri yaptırmak istiyor, güç olanı istemiyor) ve Nisa sûresi, 28. âyetinde mealen, (Allahü teâlâ, ibadetlerinizin hafif, kolay olmasını istiyor. İnsan zayıf, dayanıksız yaratıldı) buyuruldu. Müslümanları sıkıştırmak, onları incitmek haramdır. (3/22) Diğer kitaplarımızdaki bilgiler de şöyledir: Selef-i sâlihin âlimleri, kendileri azimetle amel eder, Müslümanlara da, ruhsatla hareket etmeleri için fetva verirlerdi. (F. Bilgiler kitabı) Dört mezhebin her birinde, bir işin yapılması için, bir kolay yol, bir de güç yol vardır. Birinci yola (Ruhsat), ikincisine (Azimet) yolu denir. Kuvvetli, hâli elverişli olanın, azimetle amel etmesi efdaldir. Zayıf, hasta, sıkışık hâlde olanın ibadetlerinde, işlerinde azimet yolunu terk etmesi, ruhsat yoluyla yapması lazımdır. Kendi mezhebinin ruhsat yoluyla yapması da güç olursa, diğer üç mezhepten birini taklit ederek yapması caiz olur. (İslam Ahlakı) Resulullah efendimiz, uzun günler orucunu bozmaz ve açlıktan mübarek karnına taş bağlardı. Mübarek ayakları şişinceye kadar geceleri, çok namaz kılardı. Mübarek zevceleri de, böyle çok ibadet yaparlardı. Fakat ümmetine çok merhamet ettiği için, onların böyle sıkıntı çekmelerini istemezdi. Ümmetine ruhsatla emreder, kendisi azimetle ibadet ederdi. (Kıyamet ve Âhiret) Ruhsat, İslamiyet’in ibadetlerde tanıdığı, izin verdiği kolaylıklardır. İnsana kolay geleni yapmak, ruhsatla amel etmek olur. Zor geleni yapmaksa azimettir. Azimetle amel etmek, ruhsatla amel etmekten daha kıymetlidir. Bir insanın nefsi, kolaylıkları yapmak istemezse, bunun azimetleri bırakıp, ruhsatla amel etmesi efdal olur. Fakat ruhsatla amel etmek, ruhsatları araştırmaya yol açmamalıdır. (Dıyâ-ül-kulûb) Faideli Bilgiler kitabında da deniyor ki: (Selef-i sâlihinden çoğu, sıkıntılar çekti. Ağır ibadetler yaptı. Sen onlar gibi yapma! Sen, Kur’an-ı kerimde ve hadis-i şeriflerde açıkça bildirilmiş olan kolaylık yolunu tut! Selef-i sâlihin azimetle amel ederler. Müslümanlara da, ruhsatla hareket etmeleri için fetva verirlerdi. Şeytan insana, Allahü teâlânın bildirdiği kolaylıkları yaptırmaz. Mesela mest üzerine mesh ettirmeyip ayaklarını yıkattırır. Bunun için ruhsatla amel etmelidir.) Yani şeytan, zor işleri yaptırıp ibadetlerden bıkkınlık getirtmek ister. Bunun için de her gün devamlı yaptığımız ibadetlerde, özellikle bıkkınlığa sebep olacak hususlarda, dinin bildirdiği kolaylıkları yaparak şeytana muhalefet etmelidir. Üç hadis-i şerif: (Allahü teâlânın verdiği kolaylık ve ruhsatlardan faydalanın!) [Buhârî] (Allahü teâlâ, ruhsatla da amel edilmesini sever.) [Beyhekî] (Ruhsatlardan faydalanmayan, Arafat Dağı kadar günah işlemiş olur.) [Taberânî] Dinin verdiği ruhsatlardan istifade etmeyip de, niye Arafat Dağı kadar günah işleyelim ki? Diğer işlerde ise mümkün olduğu kadar azimetle hareket etmeye çalışmalı. Mesela sitemizde deniyor ki: 1- Müslüman ihtiyatlı hareket eder. Mesela, cuma günü oruç tutmak müstehabdır. Fakat mekruh diyen âlimler de olmuştur. O hâlde ihtiyatlı davranarak yalnız cuma günü oruç tutmamalı. Bir gün öncesi veya sonrasıyla tutmalıdır. 2- Çıplak yıkanmak mekruhtur. (Dar yerde caiz) diyen kitaplar da vardır. Dar yerde de, çıplak yıkanmamalı. 3- Teşehhütte parmak kaldırmaya Hanefî âlimleri, (Sünnettir), (Mekruhtur), (Haramdır) demiştir. O hâlde Hanefî’de, teşehhütte parmak kaldırılmamalı. 4- (Kadınların namazda ellerinin üstü avrettir) ve (Avret değildir) diyen âlimler vardır. Âlimlerin hepsine uymuş olmak için, kadınların ellerini örtecek kadar uzun kollu namazlık veya geniş başörtüsü ile elleri örtülü olarak kılmaları uygun olur. 5- Kadınların namazda ayaklarının avret olduğunu, açılırsa namazlarının sahih olmadığını bildiren âlimler olduğu gibi, (Mekruh olur) diyen âlimler de vardır. O hâlde kadınlar namazda ayaklarına çorap giymeli veya uzun etekle ayaklarını örterek kılmalı. Demek ki, bir şeye caiz diyen âlimler olduğu gibi, mekruh diyen âlimler de olmuşsa, ihtiyatlı davranmalı, mecbur kalmadıkça o işi yapmamalıdır. Twitter’da paylaş | Facebook’ta paylaş | |||||||
Kimi var Eğip büker lafları, unutulmaz gafları, Duyguları sömürür, kullanıyor safları. | |||||||
Bugünkü ilahi: | |||||||
Dini sualler için | Üye olmak için Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo Mail grubu sayfası: Google | Yahoo www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.myreligionislam.com | |||||||
22 Ocak 2015 Perşembe
* Ruhsat ve azimetle amel etmek
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder