15 Haziran 2012 Cuma

* İhtiyarlıkta ibadet

16 Haziran 2012, Cumartesi

İhtiyarlıkta ibadet

 

Sual: Sitenizde, İmam-ı Rabbani hazretlerinin, gençlikte yapılan ibadetlerin önemini anlatırken, (Gençliğin kıymetini bilip, elden kaçırmamalı. İhtiyarlık herkese nasip olmaz. Nasip olsa da, rahat, elverişli vakit ele geçmez. Vakit de bulunsa, kuvvetsizlik, hâlsizlik zamanında, yarar iş yapılamaz) buyurduğu bildiriliyor. Buradan, ibadetleri gençlikte yapmayıp, ihtiyarlığa bırakmanın da caiz olduğu anlaşılabilir mi?

CEVAP

Kesinlikle caiz olduğu anlaşılmaz. Burada bildirilen şudur:

Yine o yazıda, (Gençlikte, nefsin arzuları, insanı kapladığı gibi, ilim öğrenilecek, ibadet yapılacak en kârlı zaman da gençliktir. Gençlikte, şehvetin, asabiyetin kapladığı anlarda, dinin bir emrini yerine getirmek, ihtiyarlıkta yapılan aynı ibadetten çok kıymetli olur) buyuruluyor. Gençliği fırsat bilmeli, yapılacak iyi işleri (Yarına bırakmamalı) deniyor. Yoksa farzı geciktirip de, (İhtiyarlayınca kaza edersin) denmiyor. İbadetler vaktinde yapılır, zaruretsiz kazaya bırakmak haram olur. Geciktirdikçe günahlar katlanır. Farz namazı, özürsüz vaktinden sonra kılmak büyük günahtır. Bu günah, yalnız kaza edince affolmaz. Kaza ettikten sonra, ayrıca tevbe veya haccetmek de gerekir. Kaza edince yalnız namazı kılmamak günahı affolur. Kaza kılmadan tevbe edilince terk günahı affolmadığı gibi, tehir günahı da affolmaz, çünkü tevbenin kabul olması için günahı terk etmek şarttır. (Dürr-ül-muhtar)

Farz zaten tehir edilmez. Orada bildirilenler, nâfile ibadetlerdir. Haccın durumu biraz farklıdır. Hac kendisine farz ise, sonraki yıllara bırakması caiz değildir. O yıl gitmesi farzdır, gitmezse günah olur. Eğer sonraki yıllarda hacca giderse, geciktirme günahı affolur. Ama yine vaktinde yapma sevabına kavuşamaz. Farz olan oruç da böyledir. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:

(Ramazanda mazeretsiz bir gün oruç tutmayan, bunun yerine bütün yıl boyu oruç tutsa, Ramazandaki o bir günkü sevaba kavuşamaz.) [Tirmizi]

Her ibadeti zamanında yapmalı, yarına bırakmamalı. (Helekel-müsevvifun) hadis-i şerifi, (Tevbeyi ve iyi işleri sonraya bırakanlar helak oldu) demektir. (Mektubat-ı Rabbanî 1/133)

 

Ötme bülbül

 

Gece gündüz virdin mi var?

Savaşılan yurdun mu var?

Çaresiz bir derdin mi var?

Haydi söyle etme bülbül!

 

Öyle garip, ötme bülbül!

Derdi derde, katma bülbül!

Benim derdim, bana yeter,

Bir dert de sen, katma bülbül!

 

Gülün hâlini kim bile?

Bilen varsa beri gele!

Açılırken gonca güle,

Dolaşıp söz atma bülbül!

 

Havalarda uçar mısın?

Deryaları geçer misin?

Bencileyin naçar mısın?

Beni ele satma bülbül!

 

Kerem misin, Aslı mısın?

Gül yanında uslu musun?

Benim gibi yaslı mısın?

Öyle tuhaf ötme bülbül!

 

Yunus, bülbül gel bak derken,

Dertli öter ancak derken,

Seherlerde Hak, Hak derken,

Bizi de unutma bülbül!

 

Kelimeler:

 

Naçar: Çaresiz

Vird: Devamlı yapılan zikir

 

 

Dinimiz İslam
İnternet Radyosu

Huzura Doğru
TV

Bugünkü ilahi:
·Ahmed

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.evlilikrehberi.net

 

 

0 yorum: