21 Mayıs 2009 Perşembe

[dinimizislam] Yaratılanı hoş gör

www.dinimizislam.com

bilgi@dinimizislam.com

23 Mayıs 2009, Cumartesi

Yaratılanı hoş gör

 

Sual: (Yaratılanı hoş gör, yaratandan ötürü) demek, kâfirin her şeyini hoş gör demek midir?

CEVAP

Müminin bile kötülükleri hoş görülmezken, suç işleyince, cezalandırılırken, kâfirin kötülükleri hiç hoş görülür mü? Kâfir, insan olarak Müslümandan farksızdır, ırk yönüyle üstünlük yoktur; ama küfrü ve kötülükleri yönüyle çok fark vardır, hoş görülemez. Önce, insan olarak, kâfirlerin dindeki yerini bildirelim. Birkaç hadis-i şerif meali:

(Bütün insanlar [insan olarak] bir tarağın dişleri gibi eşittir.) [İbni Lal]

(Arabın Acem'e, [Arap olmayana] Acem'in Araba üstünlüğü olmadığı gibi, kırmızının karaya, karanın kırmızıya üstünlüğü yoktur. Hiçbir milletin diğerine üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak takva iledir.) [İbni Neccar]

([Kâfir de olsa] Bütün insanlar, Allah'ın ıyalidir [çoluk çocuğu gibidir]. Allahü teâlânın en çok sevdiği kimse, Onun ıyaline iyilik edendir.) [Bezzar]

(Kâfir de olsalar, komşuya, misafire ve ana babaya ikram et! Kâfir de olsa, dilenciyi reddetme!) [Ç. Y. Güzin]

(Allahü teâlâ mazlumun bedduasını, kâfir de olsa kabul eder.) [Ç. Y. Güzin]

(Kâfir de olsa, mazlumun bedduasından sakının!) [İ. Ahmed]

(Kâfir arkadaşını öldüren de, ümmetimden değildir.) [Hadika]

(Bir zimmî kâfiri öldüren Cennetin kokusunu duyamaz. Hâlbuki Cennetin kokusu kırk yıllık mesafeden duyulur.) [Buharî] (Zimmî kâfir: Gayrimüslim vatandaş)

Zimmî kâfire zulmetmek, müslümana zulmetmekten daha kötüdür. (Dürr-ül-muhtar)

Kâfirlere, kötü sözlerle hakaret eden, onları inciten cezalandırılır; çünkü kâfirleri incitmek, kalblerini kırmak haramdır. (Mülteka)

İnsan olarak kâfirler bu manalarda hoş görülür. Yoksa küfürleri ve suçları hoş görülmez. Onları sevmek, onlarla dostluk kurmak haramdır. Birkaç âyet-i kerime meali şöyledir:

(Allah'a ve kıyamet gününe iman edenler; babaları, kardeşleri ve akrabaları da olsa, Allah'ın ve Resulünün düşmanlarını sevmezler.) [Mücadele 22]

(Kâfirleri dost edinen, Allah'ın dostluğunu bırakmış olur.) [Âl-i İmran 28]

(Ey iman edenler, Yahudileri de, Hıristiyanları da dost edinmeyin! Onlar, [İslam'a olan düşmanlıklarında] birbirinin dostudur. Onları dost edinen de onlardan [kâfir] olur. Allahü teâlâ, [kâfirleri dost edinip, kendine] zulmedenlere hidayet etmez.) [Maide 51]

(Ey iman edenler, benim de, sizin de düşmanınız olanları [müşrikleri] dost edinmeyin! Onlar, size gelen gerçeği [Kur'an-ı kerimi] inkâr etmişken onlara sevgi besliyorsunuz [Resulün gizlediği sırrı veriyorsunuz]; oysa onlar, Rabbiniz olan Allah'a inandığınızdan dolayı sizi ve Resulü [Mekke'den] çıkarıyorlar. Eğer sizler Benim yolumda savaşmak ve rızamı kazanmak için [Mekke'den] çıkmışsanız, [onları dost edinemez] onlara sevgi gösteremezsiniz [sır veremezsiniz]. Ben, sizin gizlediğinizi de, açığa vurduğunuzu da bilirim. İçinizden, onlara sevgi gösteren, [düşmanı dost edinen] elbette doğru yoldan sapmış olur.) [Mümtehine 1]

(İbrahim'in ve Onunla beraber olan müminlerin sözlerinden ibret alın! Onlar, kâfirlere dediler ki, biz sizden ve putlarınızdan uzağız. Dininizi beğenmiyoruz. Allahü teâlâya inanıncaya kadar, aramızda düşmanlık vardır.) [Mümtehine 4]

Hadis-i şeriflerde de buyuruldu ki:

(En kıymetli ibadet, Allah için sevmek ve Allah için düşmanlıktır.) [Ebu Davud]

(Allah'ın düşmanlarını sevmemek imanın tadını artırır.) [Taberani]

(Allah'ı sevmeyen ve Onun düşmanlarını düşman bilmeyen, hakiki iman etmiş olmaz. Müminleri Allah için seveni ve kâfirleri düşman bileni, Allah sever.) [İ. Ahmed]

(İmanın temeli, Müslümanları yani Allah'ın dostlarını sevmek ve kâfirleri yani Allah'ın düşmanlarını, din düşmanlarını sevmemektir.) [İ. Ahmed]

(Bir kavmi sevip de onlarla dostluk kuran, kıyamette onlarla haşrolur.) [Taberani]

İsa aleyhisselam, (Allah düşmanlarına buğzederek, Allahü teâlânın sevgisini kazanın! Onlardan uzaklaşarak Allah'a yaklaşın! Onlara kızarak Allah'ın sevgisini arayın!) buyurdu.

Hazret-i Ömer'e, çok zeki, yazısı da güzel olan Hireli bir Hıristiyan'ı kâtip yapması söylenince, (Yahudi ve Hıristiyanları dost edinmeyin!) mealindeki âyet-i kerimeyi okuyup, (Kâfiri dost edinemem) buyurdu. Hazret-i Ömer, Ebu Musel Eşari'ye, (Niçin, bir Müslüman kâtip kullanmıyorsun? (Yahudi ve Hıristiyanları dost edinmeyin) âyetini işitmedin mi?) dedi. O da, (Dini onun, kâtipliği benim) dedi. Hazret-i Ömer, (Allahü teâlânın hakir ettiğine ikram etme! Onun zelil ettiğini aziz eyleme! Hıristiyan ölürse ne yapacaksan, şimdi onu yap! Hemen o kâfiri değiştir!) buyurdu. Şu halde, yaratılanı yaratandan dolayı hoş gör demek, kâfirleri sevmek demek değildir. İnsan olarak ona iyi davranıp onu kazanmaktır.

 

Derdim bana derman imiş

 

Derman arardım derdime,

Derdim bana derman imiş.

Burhan sorardım aslıma,

Aslım bana burhan imiş.

 

Sağı solu gözler iken,

Dost yüzünü özler iken,

Yerde gökte arar iken,

O, can içinde can imiş.

 

Öyle sanırdım ayrıyım,

Dost gayrıdır, ben gayrıyım,

Ben nasıl bir aşk eriyim,

Bildim ki ol canan imiş.

 

Nerden gelir yolun senin?

Nereye varır menzilin?

Nereden gelip gittiğin,

Anlamayan hayvan imiş.

 

Gidin bir mürşide varın!

Yüzünü güldüre yarın,

Mürşidi olmayanların,

Bildikleri bir zan imiş.

 

Niyazi işit sözünü!

Örtemezsin hak yüzünü,

Haktan açık bir şey yoktur,

Görenlere ayan imiş,

 


Bugünkü sesli yayını dinlemek için tıklayın:

 

Üye olmak için | Üyelikten ayrılmak için | Dini sualler için | Mail grubu sayfası

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.evlilikrehberi.net  

 

0 yorum: