19 Eylül 2008 Cuma

[dinimizislam] Sevginin üç alameti

www.dinimizislam.com

bilgi@dinimizislam.com

21 Eylül 2008, Pazar

   Sevginin üç alameti

   

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:

Sevginin üç alameti vardır:

1- Sevdiğini seveni sever, sevmeyeni de sevmez:

Bu, sevenin elinde değildir, gayri ihtiyari olur. Mesela, İmam-ı Rabbani hazretlerini ve kitaplarını seveni, elinde olmadan sever. Tenkit ediyorsa, sevmiyorsa, onu sevemez. Tenkit edene sevgisi varsa, sevgisinde yalancıdır. Sevseydi, tenkit edene hiç değilse, kalben kızması, buğzetmesi gerekirdi.

2- Sevdiğine itaat eder:

Kendi aklına, mantığına, gördüğüne değil, sevdiğinin sözüne itaat eder. Ulema kitaplara, evliya ise hocasının sözüne bakar. Akıl, kavuşana kadar lazımdır. Kavuştuktan sonra, hocaya değil de, akla tâbi olmak zararlıdır.

Nitekim Mevlana Celaleddin-i Rumi hazretleri, Şems-i Tebrizi hazretlerine kavuştuktan sonra, onu çok sevmesine rağmen, işin içine aklı karışıyordu. Hocasının bazı sözlerini, işlerini aklı almıyordu. Baktı, iş felakete gidiyor, aklını bırakıp hocasının bildirdiklerine uydu. En sonunda, gerçeklere vakıf olunca, (Aklımı bıraktım, hocama tâbi oldum ve kurtuldum) buyurdu. 

3- Hep sevdiğinden bahseder:

Elinde değildir. Ya kendisi bahseder, ya da hep ondan bahsedilmesini, onun konuşulmasını ister. Bir beyit:

Bir büyüğü tanıyan, ne kadar da bahtlıdır,

Hep ondan konuşması, elbet daha tatlıdır.

İşte bu üç vasıf kimde varsa sevgisinde samimidir.

Mevlana Celaleddin-i Rumi hazretleri, talebesinin birine para verip, (Bana bir ekmek al) dedi. O da ekmeği alıp, hocasına verdi. Hocası, tamam sen işine bak diyerek, yola çıktı. Talebe de peşinden gitti. Hazret-i Mevlana bir mağaraya girdi. Orada bir köpek yavrulamış. Açlıktan ölecek olan köpeğe, ekmeği suya batırıp batırıp yedirdi. Tam çıkacakken talebesiyle karşılaştı. Merakla bakan talebeye, şu mealdeki bir hadis-i şerifi söyledi:

 (Nefsim yed-i kudretinde olan Allahü teâlâya yemin ederim ki, Allahü teâlânın mahlûklarına kim merhamet ederse, Allah ona merhamet eder.)

Bir hadis-i şerif meali de şöyledir:

(Merhamet etmeyene, merhamet edilmez, acımayana acınmaz.)

(Yerdekilere merhamet etmeyene, gökteki melekler  merhamet etmez.)   

Merhamet imandandır. Onun için, bu din, merhametle bugüne kadar gelmiştir.  

Bir kimse, Peygamber efendimizin, torunları Hazret-i Hasan ile Hazret-i Hüseyin'i öptüğünü görünce (Benim on tane çocuğum var. Hiç birini öpmedim) der. Peygamber efendimiz, (Merhamet etmeyen, merhamete kavuşamaz) buyurur.

 

Aşk haberi

 

Ne söylerim Âşığa,

Aşk haberinden şirin,

Aşkla dinleyen varsa,

Söylerim birin birin.

 

Daha yerle gök yokken

Kuruldu aşk sarayı,

Aşk kadimdir ezeli

Aşk getirdi ne varın.

 

Ta ezel meclisinde

Kim dost yüzün gördüyse,

Âşık oldu o kimse,

Sor ondan aşk haberin.

 

Kıyas olmaz bir şeye,

Anlatılmaz örnekle,

Dünyada Ahirette

Bir şey tutmaz aşk yerin.

 

Eğer aşk varsa serde,

Düşmüşsen aşkla derde,

Oturup da her yerde,

Öyle söyleme sakın!

 

Kuyumculara göre

Bir kural vardır şöyle,

Değerini bilmeze,

Gösterme hiç cevherin.

 

Yunus'un sağı solu,

İlahi aşkla dolu,

Gizleyemez bu yolu

Söyler durur aşk dilin.

 


Bugünkü sesli yayını dinlemek için tıklayın:

. Aşk

.

 

Dinimiz İslam Mail Grubu

Gruba üye olmak için: http://www.dinimizislam.com/mailgrubu.asp

Üyelikten çıkmak için: dinimizislam-unsubscribe@googlegroups.com

Dini sualleriniz için:  http://www.dinimizislam.com/sorucevap.asp

  Sual-cevap arşivi: http://groups.google.com/group/dinimizislam

 

 

İnternet sitelerimiz

www.dinimizislam.com - www.mehmetalidemirbas.com - www.evlilikrehberi.net   

NOT: www.mehmetalidemirbas.com sitesindeki bütün yazılar seslendirilmektedir. 

Seslendirilmesi bitenler dinlenebilir.

 

0 yorum: