28 Mayıs 2014 Çarşamba

* Allah gökte denmez

 

BİSMİLLÂHİRRAHMÂNİRRAHÎM

Esselâmü aleyküm ve

rahmetüllahi ve berekâtühü

 

29 Mayıs 2014, Perşembe

Allah gökte denmez

 

 

Sual: Selefî’yim diyen biri, (En’am sûresinde, “Hüvallahü, fissemâvâti ve fil ardı” âyeti, Allah'ın gökte olduğunun açık delilidir. Bu âyette, “Allah göklerde ve yerdedir” deniyor. Arş’ta olduğuna dair de âyet vardır. Bu konuda hadisler de var. Bir cariye Allah'ın gökte olduğunu söylediği zaman, Peygamberimiz cariyenin dediğini kabul ediyor. Başka bir hadiste de, “Allah, seher vakti gök semasına iner” deniyor. Âyet ve hadisler gösteriyor ki, Allah göklerdedir, yere de indiği oluyor) diyor. Allah mekândan münezzeh değil midir?

CEVAP

Selefî’yim diyenler Vehhâbîdir. Allahü teâlâ, elbette mekândan münezzehtir. Yerleri gökleri yani kâinatı yaratmadan önce de, Allahü teâlâ vardı. Mekân tayin etmek, iner, çıkar, gezer demek mahlûklara benzetmek olur. Bid’at ehlinin Kur’an-ı kerimi anlayamayacağını İmam-ı Gazâlî hazretleri bildiriyor. Vehhâbîler, bid’at ehlinin en zararlılarından biridir. Kur’an-ı kerimi anlayamazlar.

Vehhâbîler, deyimi ve mecaz ifadeleri bilmedikleri için böyle büyük yanlışlıklara düşüyorlar. Kur’an-ı kerimde (Karyeye sor!) deniyor. Yani, (Köydeki, şehirdeki insanlara sor!) demektir. Köyün kendisine sorulmaz ki. Türkçede de (Soba yanıyor) demek sobanın kendisi değil, içindeki odun kömür yanıyor demektir. Bunları bilmeyen de, hâşâ Allah'ı yerde, gökte ve Arş’ta zanneder.

Biri bize, (Falanca benim gözümden düştü) dese, biz gözden düşme deyiminin anlamını bildiğimiz için, o kişinin bunun yanında itibarının kalmadığını anlarız, ama bu deyimi bilmeyen biri, demek ki, o fiziksel olarak gözünden aşağı düştü zanneder. Vehhâbîler de, bunları bilmediği için Allah göklerde zannediyor. (O Allah, göklerde ve yerdedir) âyet-i kerimesini müfessirler, (Göklerde ve yerde ibadete lâyık yalnız O Allah’tır) şeklinde açıklıyorlar.

Cariye, (Hüvallahü, fissemâvâti) diyor. Bunu (Allah göktedir) diye kelime kelime tercüme etmek elbette yanlış olur. Cariye, (Göklerin sahibi, ibadete layık yalnız Allah vardır) anlamında söylüyor. Cariye âyet-i kerimeye uygun söylediği için Peygamber efendimiz tasdik ediyor. Cariye, (Köye sorun!) deseydi, onu da tasdik ederdi. Çünkü köyden maksadın köy halkı olduğunu onlar biliyordu. (Semada) demek de onlara yetiyordu.  
 

Twitter’da paylaş   |   Facebook’ta paylaş

 

 

Zâlim olur

Dilini tutabilen, beladan sâlim olur,

Zulmü meslek edinen, sadist ve zâlim olur.

 

 

 

 

 

Dinimiz İslam
İnternet Radyosu

Huzura Doğru
TV

Bugünkü ilahi:
·Gelin Allah Diyelim

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.myreligionislam.com

 

 

0 yorum: