9 Nisan 2010 Cuma

* Nasıl evliya oldular? (2) (Mehmet Ali Demirbaş'ın 11.04.2010 tarihli yazısı)

bilgi@dinimizislam.com

11 Nisan 2010, Pazar

 Nasıl evliya oldular ? (2)

 

7- Kalb kırmaktan çok korkarlardı: Kalb kırmak, yetmiş kere Kâbe’yi yıkmaktan daha büyük günahtır. Kalb kırmakla küfür arasında çok ince bir perde vardır. Kalb kırmanın kapısı açılınca küfre girilebilir. Küfrün hemen yanında kalb kırmak vardır. Mümin, elinden ve dilinden kimseye zarar gelmeyen kimsedir. Mümin, hep güler yüzlü, tatlı sözlü olur. Müminin ağzından kötü söz çıkmaz. Evliya bir zata, Allahü teâlânın en çok sevmediği nedir diye sorulunca, o zat, (Allahü teâlânın en çok sevmediği, iman etmemek, kâfir olmak, bundan sonra da en çok sevmediği, kalb kırmaktır) buyurur.

8- Emir vermekten sakınırlardı: İnsanları felakete sürükleyecek olan huy, emir vermektir. İnsanların hücrelerinde emir vermek arzusu vardır. Bu, can çıkmadan önce, en son çıkacak huydur. İnsanlar için en büyük felaket, emir verme sevgisidir. Bu sevgi olmayan, emir verebilir; ama bu arzu ve heves varsa, verilen her emir kul hakkına girer. Büyükler, (Bize çavuş değil, er lazım) derlerdi. Er, emir vermez, peki der. Er olmak, kul olmak, en şerefli meziyet, en şerefli rütbedir. (Ben Allah’ın kuluyum) hadis-i şerifi, kulluğun, er olmanın önemini göstermektedir. Er olmayı kabul etmeyen, kaybeder; çünkü sular daima denize doğru akar, tepeye doğru akmaz. Bu nefsin azgınlığını durdurmak zor iştir. Bunu durduracak en iyi ilaç, peki demektir; çünkü nefs, hayır der, yaratılışı öyledir; ama peki derse, dünya ve ahiret saadetlerine kavuşur. Eshab-ı kiram, devenin üstündeyken kırbaçları yere düşse deveden inerler, kırbacı kendileri alır, tekrar binerlerdi. Deveye inip binmek zahmetli bir iştir. Buna rağmen, emir vermemek için böyle yaparlardı.

9- Kibirden çok korkarlardı: Allahü teâlâ, (Azamet ve kibriya benim hakkımdır, kim bana ortak olursa, ona hiç acımam, yakarım) buyuruyor. O halde küfürden sonra en kötü ahlak, en büyük günah, kibirli olmaktır. İnsanın kalbinden kibri çıkarmak, iğneyle dağı toz haline getirmekten daha zordur. Aile içerisinde, cemiyet içerisinde, her çektiğimiz sıkıntı kibirdendir. (Kalbinde zerre kadar kibir bulunan Cennete giremez) hadis-i şerifine uymaya çalışmalı. Kibri çıkarmadan Cennete girmek zordur. Güzel ahlak, kalb kırmamaktır. Kibirli olan, öfkeli olan, kalb kırar.

10- Hep güler yüzlüydüler: (Müslüman, tatlı dilli, güler yüzlü olur) hadis-i şerifine uygun hareket ederlerdi. Herkesin bir derdi vardır. Onlara yeni bir dert katmayıp, o derdi yok etmeye çalışmalıdır. Bunun da bir ibadet olduğunu bilen Müslüman, onları neşelendirir, ferahlandırmaya uğraşır. (Devamı var)

 

 

Üye olmak için | Üyelikten ayrılmak için | Dini sualler için | Mail grubu sayfası 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.evlilikrehberi.net  

0 yorum: