5 Aralık 2014 Cuma

* Kurtulacak olan fırka (Mehmet Ali Demirbaş'ın 07.12.2014 tarihli yazısı)

 

BİSMİLLÂHİRRAHMÂNİRRAHÎM

Esselâmü aleyküm ve

rahmetüllahi ve berekâtühü

 

07 Aralık 2014, Pazar

Kurtulacak olan fırka

 

 

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:

(Ümmetim 73 fırkaya ayrılacak 72’si Cehenneme gidecek) hadis-i şerifinde bildirilen bozuk fırkalar, Kur’ân-ı kerime yanlış mânâ verdikleri, kendi görüşlerini bildirdikleri için Cehenneme gidecektir. Hadis-i şerifin devamında, (Bir tanesi kurtulacak, o da, bana ve Eshabıma tâbi olanlardır) buyuruluyor. Yalnız (Bana) değil, (Bana ve Eshabıma) buyruluyor.

Elbette bir büyük zatı ancak onun talebeleri doğru anlayıp, doğru anlatabilir. İşte Eshab-ı kiram da Resulullah efendimizin talebeleridir ve Ondan işittiklerini aynen naklettiler. Bu yolun hususiyeti budur.

İmam-ı Rabbânî hazretleri, ilimlerin kaynağı ve ikinci bin yılın müceddidi olmasına rağmen, (Ben bir papağanım, üstadım ne buyurmuşsa onu söylerim. Yoksa ben hocamdan bunları duymazsam nasıl söylerim?) buyuruyor.

Seyyid Abdülhakîm-i Arvâsî hazretleri de, (Biz o büyük âlimlerin huzurunda hazır olsak hesaba katılmayız, gâib olsak aranmayız. Onlar büyük zatlardır) buyuruyor.

İnsanın bilgisi arttıkça, tanıması artar, tanıması arttıkça da edebi ve korkusu artar. Nitekim Kur’ân-ı kerimde mealen, (Allahü teâlâdan en çok korkanınız, Onu en çok tanıyanınızdır) buyuruluyor. Onu en çok tanıyanlar, İslam âlimleridir.

 

İki büyük farz

Bize kadar, canla, malla, binbir emek ve zahmetle gelen Ehl-i sünnet bayrağını mutlaka bizden sonrakilere de ulaştırmak zorundayız. Eğer bu vazifeyi yapmakta gevşek davranırsak, ihmal edersek, âhirette asla hesap veremeyiz. Çünkü üzerimizde iki büyük farz vardır: 1- Öğrenmek, 2- Öğretmek...

Elbette dinimizi öğreneceğiz, ama bizden sonrakilere de öğretmek zorundayız. İlim öğretecek kadar âlim değiliz, fakat vazifemiz, Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarını Allah’ın kullarına ulaştırmaktır. Bu kitaplar, birer mektup gibidir. Bize ait olanı açıp okur, gerekeni yaparız. Başkasına ait olanı ise, açıp okumadan posta memuru gibi götürüp sahibine veririz. Başkalarının mektubunu açıp bir de onlara anlatmaya kalkışırsak, hem kendimizi hem de başkalarını mahvederiz. Yani kitaptakileri kendimiz anlatmaya çalışmamalı, kitap vermeli, gerisine karışmamalı.

 

Twitter’da paylaş   |   Facebook’ta paylaş

 

 

 

 

 

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.myreligionislam.com

 

 

0 yorum: