BİSMİLLÂHİRRAHMÂNİRRAHÎM Esselâmü aleyküm ve rahmetüllahi ve berekâtühü | |||||||
24 Temmuz 2014, Perşembe | |||||||
Umreye gitmenin önemi | |||||||
| |||||||
Sual: (Makamât-ı Mazheriyye)nin 26. mektubunda ve İmam-ı Rabbânî hazretlerinin, 29, 123. ve 124. mektuplarında, umreye ve nâfile hacca gitmeye izin verilmediği bildiriliyor. Umre ve nâfile hac, çok sevab değil midir? CEVAP (Sevab değildir) denmiyor. İmam-ı Rabbânî hazretleri buyuruyor ki: Umreye gitmek farz ve vacib değildir, nâfile ibadettir. Nâfile ibadeti yapmak, bir farzın terkine veya bir haram işlemeye sebep olursa, ibadet olmaktan çıkar, günah işlemek olur. (1/124) (Nâfile sevabı kazanayım diye haram işlenmemeli) deniyor. Dinimizde bir kaide vardır: Sünnetle veya nâfile ile mekruh çakışınca, mekruh işlememek için sünnet veya nâfile terk edilir. Hele haram işlenecekse, o iş asla yapılmaz. Özellikle kadınların erkekler arasına girmeleri, seslerini yabancılara duyurmaları yasaklandığı için umreye veya nâfile hacca gitmeleri asla doğru olmaz. Umreye gitmek çok sevabdır. Sadaka vermek de çok sevabdır. Farz olan zekât borcu varken sadaka verilmez. (Sadaka vermeyin, umreye gitmeyin) denmiyor, (İki işten daha önemlisi, daha çok sevab olanı tercih edin) buyuruluyor. Farz ibadetin yanında nâfile ibadetlerin hiç kıymeti yoktur. Deniz yanında, damla bile değildir. Şeytan aldatarak, kazaları kıldırtmıyor, nâfile kılmayı, [nâfile hacca ve umreye gitmeyi], zekât verdirmeyip, nâfile hayırları, göze güzel gösteriyor. Cami, Kur’an-ı kerim kursu ve benzeri, İslam’a faydası olan şeyleri yapmak, nâfile hacdan ve umreden daha sevabdır. Nâfile hac ve umre yaparken sarf edilen paralar, Müslümanların muhtaçlarına, hele dine hizmet için veriliyorsa, nâfile hac ve umre yapmak, kendi memleketinde sadaka vermekten daha efdal olur. Çünkü hem mal, hem bedenle ibadet yapılmaktadır. Makamat-i Mazheriyye’de, 26. mektupta (Hacda bir farzı veya vacibi özürsüz terk etmemek veya haram, mekruh işlememek lazımdır. Aksi hâlde, nâfile hac ve umre yapmak sevab değil, günah olur) diyor. (S. Ebediyye) Nâfile ibadetin sevabı, farz ibadetin sevabı yanında, bir derya yanındaki bir damla sudan azdır. İslam âlimleri, Mekke’ye uzak memleketlerde olanların tekrar hacca gitmelerine izin vermemişlerdir. Seyyid Abdullah-ı Dehlevî hazretleri 63. mektupta (Hac yolunda, ekseriya, ibadetler tam yapılamaz. Bunun için, İmam-ı Rabbânî 123 ve 124. mektuplarında, umreye ve nâfile hacca gitmekten razı olmadığını bildirdi) buyuruyor. Bir farzın yapılmasına, mesela kadınların örtünmelerine mâni olan nâfile hac, haram olur. Böyle nâfile hacca gitmek, sevab değil, günah olur. Umreye gitmek de böyledir. (İslam Ahlakı) İmam-ı Rabbânî hazretleri buyuruyor ki: Bir nâfile hac yapmak için birçok yasaklar, haramlar işleniyor. İyi düşünmelisiniz! Aklı olana bir işaret yetişir. Umre farz ve vacib değil nâfile ibadettir. Nâfile ibadeti yapmak, bir farzın terkine veya bir haram işlemeye sebep olursa, ibadet olmaktan çıkar. Günah işlemek olur. (1/123) Farzların yanında nâfilelerin hiç kıymeti yoktur. Bir farzı vaktinde yapmak [vakti geçmiş ise, hemen kaza etmek], bin sene nâfile ibadet yapmaktan daha çok faydalıdır. Hangi nâfile olursa olsun, ne kadar halis niyetle yapılırsa yapılsın, ister namaz, oruç, zikir, fikir olsun, ister başka nâfileler olsun, hep böyledir. Hattâ farzları yaparken, bu farzın sünnetlerinden bir sünneti ve edeplerinden bir edebi gözetmek de böyle çok faydalıdır. Tenzihi mekruhtan sakınmak, zikirden ve murakabeden daha faydalıdır. Tahrimi olan mekruhtan sakınmanın faydasını, artık düşünmelidir. Evet, bu nâfile işler, farzları gözetmekle ve haramlardan, mekruhlardan sakınmakla birlikte yapılırsa elbette çok güzel olur, fakat böyle olmazsa pek zararlı olur. Mesela zekât olarak bir kuruşu, bir Müslüman fakire vermek, nâfile olarak dağlar kadar altın sadaka vermekten ve hayrat, hasenat yapmaktan kat kat daha iyidir, kat kat daha çok sevabdır. Bu bir dank zekâtı verirken, bir edebi gözetmek, mesela akrabadan bir fakire vermek de, nâfile iyiliklerden kat kat daha faydalıdır. (1/29) Hadis-i şerifte, (Din kardeşini sıkıntıdan kurtarana [nâfile] hac ve umre sevabı verilir) buyuruldu. Hazret-i Hasan, Sabit Benani’den bir hacetini yapmasını istedi. (Camide itikâf ediyorum, başka zaman yaparım) deyince, (Din kardeşinin ihtiyacını gidermek için gitmenin, [nâfile] hac sevabından daha hayırlı olduğunu bilmiyor musun?) dedi. Mevki sahiplerinin, muhtaç olanlara ve hocaların talebelerine, makamlarıyla ve mallarıyla yardım etmelerinin çok sevab olması, bu hadis-i şerife dayanmaktadır. (İslam Ahlakı) Yine İslam Ahlakı kitabındaki hadis-i şerifte, (Ana babaya iyilik etmek, nâfile olarak yapılan namaz, oruç, hac [ve umreden] daha faziletlidir) buyuruldu. Hikmet ehli zatlar da, (Birine doğru yazılmış bir din kitabı vermek, bin kere umreye gitmekten daha sevabdır) buyuruyor. O hâlde Müslüman faydalı, kârlı olan işi tercih etmeli. Denizi bırakıp, bir damla peşinde koşmamalıdır. Twitter’da paylaş | Facebook’ta paylaş | |||||||
Bedenin zekâtı Buyuruldu ki: (Oruç zekâtıdır bedenin), Defteri sevabla dolar, onu eda edenin. | |||||||
Bugünkü ilahi: | |||||||
Dini sualler için | Üye olmak için Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo Mail grubu sayfası: Google | Yahoo www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.myreligionislam.com | |||||||
23 Temmuz 2014 Çarşamba
* Umreye gitmenin önemi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder