14 Nisan 2014 Pazartesi

* Abdünnebi demek -2- (Mehmet Ali Demirbaş'ın 16.04.2014 tarihli yazısı)

 

BİSMİLLÂHİRRAHMÂNİRRAHÎM

Esselâmü aleyküm ve

rahmetüllahi ve berekâtühü

 

16 Nisan 2014, Çarşamba

Abdünnebi demek -2-

 

 

Dünkü yazıda, abd kelimesinin kul, köle anlamına geldiğini, Allahü teâlânın, köleler için, (ibâdiküm=kullarınız) dediğini, Abdünnebi’nin ise, (Nebi’nin kölesi) demek olduğunu, Nebi ismindeki bir kimsenin kölesine, (Nebi’nin kölesi) demenin hiç mahzuru olmadığını bildirmiştik.

Rab kelimesi de, ilah mânâsından başka, sahip, mâlik, hükümdar, efendi mânâsına geldiği gibi, besleyen, yetiştiren, terbiye eden anlamına da gelir. Yusuf aleyhisselamın zindandan çıkan bir arkadaşına, (Rabbinin yanına gidince, benim suçsuz olduğumu ona söyle!) dediği Kur’an-ı kerimde bildiriliyor. O âyet-i kerimenin meali:

(Rabbinin [hükümdarın, efendinin] yanında [zindandan çıkarılmam için] beni an!) [Yusuf 42]

Demek ki rab kelimesi, sadece ilah anlamında değildir. Hükümdar, terbiye eden gibi mânâlara da gelir. Bunun için terbiye eden, yetiştiren, ders veren erkeğe mürebbi, kadına da mürebbiye denir.

Mevlâ kelimesi de, yedi mânâya gelir. Meşhur olan üç mânâsı ilah, köle ve efendi demektir. Mevlânâ Celaleddin Rumî demek, (Efendimiz Celaleddin Rumî) demektir. Buradaki (mevlânâ=mevlâmız) kelimesi, büyüğümüz, efendimiz demektir.

Bid’at ehli, bunları bilmediği için, Abdünnebî diyen Müslümanlara müşrik damgasını basıyor. Sadece bu konuda değil, birçok konuda Müslümanları müşriklikle damgalıyorlar. Müslümana kâfir diyenin imanı varsa, kendisi kâfir olur. Vehhâbîlerin bozuk imanları yüzünden küfre düştükleri, birçok muteber eserde yazılıdır.

Hristiyanlar da, bu (kul) kelimesiyle alay ediyorlar, (Müslümanlar, kendilerini kul, köle kabul ediyorlar, hâlbuki biz Tanrı’nın çocuklarıyız) diye güya şecaat arz ediyorlar.

Vehhâbîlerin bunları bilmemeleri, Müslümanları tekfir etmeleri, şirk damgası vurmaları çok büyük ahmaklıktır.

 

İmanın kuvveti

Sual: Bir insan, kendi imanının kuvvetli olup olmadığını anlayabilir mi?

CEVAP

Evet, anlayabilir. Karşılaştığımız bir işi yaparken dünya menfaatimizin olacağı, aynı iş başka türlü yapıldığında ise, âhiret menfaatimizin olacağı biliniyorsa, biz de âhiret menfaatimiz olanı seçebiliyorsak, imanımızın kuvvetli olduğu, dünya menfaatini tercih ediyorsak imanımızın zayıf olduğu anlaşılır.

 

Twitter’da paylaş   |   Facebook’ta paylaş

 

 

 

 

 

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.myreligionislam.com

 

 

0 yorum: