14 Nisan 2012 Cumartesi

* Organ bağışlamak

15 Nisan 2012, Pazar

Organ bağışlamak

 

Sual: Dinimize göre, ölen birinin organlarının, başka birine nakli için, yakınlarının izin vermesi gerekiyor mu? İnsan sağlığında, (Ben ölünce organlarımı bağışladım) diyebilir mi?

CEVAP

Dinimizde, insanın hiçbir organı mal değildir. Alınıp satılmaz, bağışlanmaz. Ne kendisinin, ne de yakınlarının satmaya, bağışlamaya yetkisi yoktur. Bir kişi ölünce, doktor lüzum görürse, ölüden hastaya nakil yapılabilir; dinen, kimseden izin almak gerekmez.

Kanuni bir mecburiyet varsa, hayattayken, (Ben ölünce organlarımın alınıp ihtiyacı olan bir hastaya verilmesine izin veriyorum) diye bir kâğıt yazıp bırakabilir. Öyle bir kâğıt bırakmasa da, ihtiyaç olunca ölüden organ alınabilir.

Sitemizde, organ nakli hakkında bu linkte yeterli bilgi vardır.

www.dinimizislam.com/detay.asp?Aid=4713

 

Su varken teyemmüm

Sual: Cuma, bayram ve cenaze namazına yetişebilmek için su varken teyemmüm etmek caiz olur mu?

CEVAP

Abdestsiz veya cünüp kimse, cenaze ve bayram namazlarını kaçırmamak için, su varken bile, teyemmüm edebilir. Cuma namazını ve beş vakit namazdan herhangi birinin vaktini kaçırmak korkusu olsa, su varken, teyemmüm edemez.

 

Oruç kefareti için

Sual: Devamlı hasta veya çok yaşlı olup, peş peşe 60 gün oruç tutamayan kimse, oruç kefaretini ödemek için, her gün, bir fıtra değerinde pide veya ekmek alıp bir fakire altmış gün veya altmış fakire bir günde verse, kefareti ödemiş olur mu? Bunun gibi ekmek yerine, her gün bir İslam Ahlakı veya başka bir muteber din kitabı yahut bir kilo elma veya bir kilo süt versek, oruç kefareti ödenmiş olur mu?

CEVAP

Evet, bildirdiğiniz şeylerin herhangi biri, bir fıtra değerinden aşağı değilse, kefaret ödenmiş olur. Ancak peş peşe iki ay oruç tutabilen kimse, bunları yapsa da, kefareti ödemiş olmaz. 60 gün peş peşe oruç tutması lazımdır. Sonra da, kasten bozduğu orucu kaza etmesi gerekir.

 

Düşünmek yok mu?

 

Bırakılan mallar, acep kimlere,

Kalacak diye, düşünmek yok mu?

Kader böyledir, dünyaya gelen,

Ölecek diye, düşünmek yok mu?

 

Artık ak düşmüş siyah saçına,

Tevbe et gizli açık suçuna!

Çok yaşayan da, kabrin içine,

Girecek diye düşünmek yok mu?

 

Ölmeden önce, gerçeği tanı!

Kurutacaklar damarda kanı,

Ecel gelince, bu tatlı canı,

Alacak diye, düşünmek yok mu?

 

Fâni dünyada kapılma kibre!

Vakti gelince, duracak ibre,

Yılan, çıyan ve böcekler kabre,

Dolacak diye, düşünmek yok mu?

 

Ecel dinler mi, hiç seni beni,

Toprağa sokar, o nazik teni,

Sonunda herkes cepsiz kefeni,

Giyecek diye, düşünmek yok mu?

 

Görmez gözümüz, susar dilimiz,

Mahşerde nasıl olur hâlimiz,

Kral olan da, kabre kimsesiz,

Varacak diye, düşünmek yok mu?

 

Gel kardeş, çevir Hakk'a yüzünü!

Yabana atma âlim sözünü!

İsyankâr olan, bir gün dizini,

Dövecek diye, düşünmek yok mu?

 

Hoca der, durma kurtuluş ara!

Günahın çoksa, atarlar nâra,

Belki mahşerde yüzümüz kara,

Olacak diye düşünmek yok mu?

 

 

Dinimiz İslam
İnternet Radyosu

Huzura Doğru
TV

Bugünkü ilahi:
·Ehlen Ve Sehlen

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.evlilikrehberi.net

 

 

0 yorum: