3 Kasım 2009 Salı

* Orucu bozanlar

www.dinimizislam.com

bilgi@dinimizislam.com

04 Kasım 2009, Çarşamba

Orucu bozanlar

 

Sual: Günümüzün dinde reformcuları, (Kolaylaştırın, güçleştirmeyin) hadisini indî şekilde yorumlayarak şöyle diyorlar:

(Ağza sıkılan ilaçlı spreyin önemli bir kısmı, ağız ve nefes boruları cidarında emilerek yok olmaktadır. Geriye kalan kısmın mideye ulaştığı konusunda kesin bir bilgi de yoktur. Abdest alırken ağızda kalan suyla kıyaslandığında, bu miktarın çok az olduğu görülmektedir. Hâlbuki oruçlu, abdest alırken ağzına verdiği sudan geri kalan miktar, mideye ulaşsa bile, orucunun bozulmayacağı konusunda icma vardır. Ayrıca, “kesin olarak bilinen, şüpheyle bozulmaz” kaidesi gereğince, mideye ulaşıp ulaşmadığı konusunda şüphe edilen ilaçlarla oruç bozulmaz. Burun damlasının da içeri girmesi, böyle bozmaz. İğne veya serumla ilaç vermek, lavman yaptırmak, makattan ve vajinadan fitil kullanmak da orucu bozmaz. Dilaltı hapı da, ağızda emilip mideyle gitmediği için orucu bozmaz. Kulağa damlatılan ilaç da mideye gitmediği için orucu bozmaz.)

Bunlar orucu bozmuyor mu?

CEVAP

Hepsi, dört mezhepte de orucu bozar. Fıkıh kitaplarında orucu bozup kefareti gerektirenler bildirilirken, gıda veya deva [ilaç] olan bir şeyi yutmak diye geçiyor. Kum, toprak, maden gibi gıda ve deva olmayanlar ise orucu bozarsa da, kefaret gerektirmez. (Redd-ül-muhtar)

Gıda ve deva olanların serumla, iğneyle verilmesi kefareti değil kazayı gerektirir. Mesela açık yaraya konulan sıvı ilaç emilirse, orucu bozarsa da kefaret gerekmez. Saf oksijen vermek orucu bozmaz; fakat astım spreyinin içinde ilaç da vardır. Zaruretsiz alınan ilaç, ağız yoluyla verilince, sadece orucu bozmakla kalmaz, kefaret de gerektirir.

Ağza girip yutulan şeyin, az veya çok olmasının önemi yoktur. Bir damla ilaç veya bir damla su, isteyerek yutulursa oruç bozulmakla kalmaz, kefaret de gerekir. Abdest alırken istemeden yutulursa kefaret gerekmez; çünkü bunda kasıt yoktur. Abdest alırken ağızda kalan yaşlığı yutmakla, ağza burna verilen ilacın yutulması mukayese edilemez; çünkü abdest almak zarurettir. İlaç almak da zarurettir denirse, zaten oruç tutamayacak kadar hasta olanın oruç tutmamasına ruhsat verilmiştir. İyileşince tutar. Reformcuların dediği gibi, (Hem ilacı alır, hem de oruçlu olurum) demek çok yanlıştır.

Dört mezhepte de ve bütün müctehid imamlara göre, yaraya konulan ilaç, cevfe [içeriye] giderse oruç bozulur. Şafii mezhebinde, dimağ [beyin], karın, bağırsak, mesane birer cevftir. Mesela, baştaki kemik yarılsa, buradaki yaraya konulan ilaç, cevfe yani beyne gideceğinden oruç bozulmuş olur.

Şafii’de karna bıçak saplansa, bıçağın ucu mideye, yani cevfe girdiği için oruç bozulur. Sağlam deriden bıçak cevfe girince oruç bozulduğu gibi, iğneyle adaleyi veya damarı yırtarak verilen ilaç, cevfe ulaşınca oruç bozulmuş olur. Hanefi’deyse, bıçak tamamen midenin içine girerse oruç bozulur.

Bugün tıpta, serumun mesaneye, dimağa ve vücudun her yerine gittiği kesin olarak bilinmektedir. O halde serum, dört mezhepte de orucu bozar. Sadece kaza gerekir. Tıp, damardan veya adaleden verilen ilacın, dimağ ve mesaneye gittiğini bildirirken, hiç kimse, (Serum veya enjeksiyonla verilen ilaç, cevfe [yani dimağ ve mesane gibi yerlere] gitmez) diyemez. Derse de ilmî olmaz, indî olur ve hiç kıymeti olmaz.

[Yazıdaki Hanefi mezhebiyle ilgili bilgiler, Tahtâvi, Mebsut, Bedayi ve benzeri kitaplardan, Şafiilerle ilgili bilgiler ise, Mecmû, Muğn-il-muhtaç, Tuhfe, Envâr, Kummesrâ, Bâcuri, Şerh-i İbni Bâcuri gibi muteber eserlerden alınmıştır.]

Lavman yaptırmak, Maliki hariç, diğer mezheplerde bozar. (El-fıkh-u alel-mezahib-i erbaa)

Makattan ve vajinadan fitil kullanmak, hatta pamuğun girip kaybolması, parmağın yaş olarak girmesi, kulağa ilaç damlatmak ve burna sıvı ilaç çekmek de orucu bozar. (Redd-ül-muhtar, Hindiye, Hidaye)

Dilaltı hapı ise ilaçtır, mukoza denilen yumuşak dokudan emildiği için, deri altına iğneyle ilaç zerki gibi olup orucu bozar. Ağız içindeki mukozadan değil de, vücuttaki sağlam deriden emilen ilaçlar bozmaz.

 

Allah diye

 

Rabbimizi her şey anar,

Bulut ağar Allah diye.

Rüzgâr eser, ateş yanar,

Yağmur yağar Allah diye.

 

Zaman geçer, dünya döner,

İnsan ölür, yıldız söner,

Rahmet iner, yağmur diner,

Baraj dolar Allah diye.

 

Bahar gelir, karlar erir,

Nice ağaç meyve verir,

Hoca görür, ot yeşerir,

Güneş doğar Allah diye.

 

Kelimeler:

 

Ağmak: Gökyüzünde süzülmek

 


Bugünkü sesli yayını dinlemek için tıklayın:

·Bir Hayli Zaman Oldu

 

Üye olmak için | Üyelikten ayrılmak için | Dini sualler için | Mail grubu sayfası

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.evlilikrehberi.net  

0 yorum: