30 Eylül 2013 Pazartesi

* Zilhicce ayında oruç tutmak çok faziletlidir (Mehmet Ali Demirbaş'ın 02.10.2013 tarihli yazısı)

02 Ekim 2013, Çarşamba

Zilhicce ayında oruç tutmak çok faziletlidir

 

 

Sual: Zilhicce ayının fazileti nedir?

CEVAP

Kurban Bayramı’nın bulunduğu aya zilhicce denir. Zilhicce ayının ilk on gününde yapılan ibadetlerin kıymeti çoktur. Birkaç hadis-i şerif:

(Zilhiccenin ilk günlerinde tutulan oruç, bir yıl oruç tutmaya bedeldir. Bir gecesini ihya etmek de Kadir Gecesi’ni ihya etmek gibidir.) [İbni Mace]

(Zilhiccenin ilk on gecesinde yapılan amel için, yedi yüz misli sevab verilir.) [Beyhekî]

(Terviye günü [Arefe’den önceki gün] oruç tutup, günah söz söylemeyen Müslüman Cennete girer.) [Ramuz]

(Zilhiccenin ilk dokuz günü oruç tutan, her günü için yüz köle azat etmiş veya cihad edenlere yüz at vermiş yahut Kâbe’ye kurban için yüz deve göndermiş gibi sevab alır.) [R. Nasıhin]

(Zilhiccenin ilk on günü, fazilette bin güne, Arefe günü ise on bin güne eşittir.) [Beyhekî]

(Rahmet kapıları dört gece açılır. O gecelerde yapılan dua reddedilmez. Ramazan ve Kurban Bayramı'nın birinci geceleri, Berat ve Arefe Gecesi.) [İsfehanî]

Eshab-ı kiram, (Ya Resulallah, bu ayın ilk günleri yapılan ameller, Allah yolundaki cihattan da mı daha kıymetlidir?) dediklerinde, (Evet, cihattan da kıymetlidir, ancak canını, malını esirgemeden savaşıp şehid olanın cihadı daha kıymetlidir) buyurdu. (Buhârî)

Hazret-i Ebüdderda buyurdu ki: Zilhiccenin ilk dokuz günü oruç tutmalı, çok sadaka vermeli, çok dua ve istiğfar etmelidir, çünkü Resulullah, (Bu on günün hayır ve bereketinden mahrum kalana yazıklar olsun) buyurdu. Zilhiccenin ilk dokuz günü oruç tutanın ömrü bereketli olur, malı çoğalır, çoluk çocuğu belalardan muhafaza olur, günahları affolur, iyiliklerine kat kat sevab verilir, ölürken kolay can verir, kabri aydınlanır. Cennette yüksek derecelere kavuşur. (Şir’a)

Bu on gün içinde, hasta ziyaret eden, Allahü teâlânın dostlarının hatırını sormuş ve ziyaret etmiş gibi olur. Bu on gün içinde Ehl-i sünnet’e uygun bir din kitabı okumak çok sevabdır. Din ilmini, Ehl-i sünnet itikadını öğrenmek, kadın erkek herkese farzdır. Çocuklara öğretmek, birinci görevdir.

 

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.myreligionislam.com

 

 

* Zındıklık

Açıklama: cid:image003.jpg@01CCB889.2FB0FBA0

 

Açıklama: cid:image004.gif@01CCB889.2FB0FBA0

1 Ekim 2013, Salı

Zındıklık

 

 

Sual: (Yalnız Kur’an) diyen bir mezhepsiz, (Mezhep göldür, Kur’an büyük deryadır. Mezhep değil, “Kur’an Müslümanı” olalım) diyor. Kur'andan kendi anladığına, (Kur'an Müslümanlığı) diyor. İmam-ı a'zamın anladığına, (Hanefî Müslümanlığı), İmam-ı Şâfiî’nin anladığına (Şâfiî Müslümanlığı) diyor, hattâ Resulullah’ın Kur’an-ı kerimi açıklamasına, (Hadis Müslümanlığı) diyor, ama mezhepsizin, kendi anladığı, (Zındıklık dini, zındıklık Müslümanlığı) iken, göz boyamak için (Kur’an Müslümanlığı) diyor. İslamiyet’te böyle bir Müslümanlık olmadığı gibi, (Hadis Müslümanlığı) diye, bir Müslümanlık da yoktur. Allah'ın bildirdiği din ile Resulünün bildirdiği farklı olur mu hiç? Farklı olsaydı, Allahü teâlâ, (Resulüme uyun!) buyurmazdı. Bunların maksadı nedir?

CEVAP

(Yalnız Kur’an) diyen mezhepsizlerin ortak yönü, onlara göre, onların Kur’andan aldıkları gerçek dindir; ulema ve evliya zatların anladıkları ise, kendi görüşleridir. Onlara göre, mezhep imamlarımızın bildirdikleri göldür, kendi safsataları denizdir. Bu sapıkların yolu zındıklıktır.

Müctehid olmayanın âyetten ve hadisten anladığı farklı olabilir, ama hadis-i şerifler, Kur’an-ı kerimi açıklar. Bunun birini diğerinden ayrı görmek çok yanlıştır. Allah'ın yolunu, Resulü’nün yolundan farklı görmek küfürdür. Kur'an-ı kerimde, peygamberlerin yoluyla Allahü teâlânın yolunu ayıranın kâfir olduğu bildiriliyor. Bir âyet-i kerime meali:

(Allah ile resullerinin emirlerini birbirinden ayırıp, ikisi arasında bir yol tutmak isteyenler, kâfirdir.) [Nisa 150,151]

Resulullah'ı kabul etmeyip (Yalnız Kur’an) diyenin kâfir olduğunu bu âyet-i kerime açıkça bildiriyor. İmam-ı Rabbânî hazretleri buyurdu ki:

Cenab-ı Hak, Kur’an-ı kerimde, Muhammed aleyhisselama itaat etmenin, kendisine itaat etmek olduğunu bildiriyor. O hâlde, Resul’e itaat edilmedikçe, Allah'a itaat edilmiş olmaz. Bunun pek kesin ve kuvvetli olduğunu bildirmek için, (Elbette, muhakkak böyledir) buyurup, yanlış düşünenlerin, bu iki itaati birbirinden ayırmalarına meydan bırakmadı. (1/152)

Allahü teâlâ, (Resulüme tâbi olun!) buyuruyor. Resulü de, (Âlimlere ve onların mezheplerine uyun, onlar benim vârislerimdir) buyuruyor. Resulüne ve dört hak mezhepten birine uymadan Müslümanlık olmaz, ancak mezhepsizlik, zındıklık olur.

 

Huzuru bulmak zor

Etrafı kavururken, şu inkâr anaforu,

Günümüzün insanı, nasıl bulur huzuru?

 

Dinimiz İslam
İnternet Radyosu

Huzura Doğru
TV

Bugünkü ilahi:
· Türkiye Gazetesi

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.myreligionislam.com

 

 

29 Eylül 2013 Pazar

* Kurbanlık hayvanın vasıfları (Mehmet Ali Demirbaş'ın 01.10.2013 tarihli yazısı)

01 Ekim 2013, Salı

Kurbanlık hayvanın vasıfları

 

 

Sual: Hangi hayvanlardan kurban olur?

CEVAP

1- Sadece davar, sığır ve deveden kurban olur. Davar denince koyun, keçi; sığır denince de, inek, boğa, manda, dana, düve, tosun anlaşılır.

2- Dişi hayvan da, erkek hayvan da kurban olur.

3- Yünü kırkılmış koyunu kurban etmek ve kurban için almak mekruhtur.

4- Davarın 1, sığırın 2, devenin 5 yaşını geçmesi gerekir. 6 ayı geçen kuzu, iriyse kurban olur.

5- Bir gözü görmeyen, topal olup yürüyemeyen, dişlerinin yarısı yok olan, kulağının veya kuyruğunun çoğu olmayan, bir ayağı kesik veya ölmek üzere olan hasta hayvan kurban olmaz.

6- Eti yenen vahşi hayvandan kurban olmaz. Yabani öküz [buffalo], yabani deve [lama] ve yabani koyundan da kurban olmaz. Melezse, anaya itibar edilir. Anası evcilse, yavrusu kurban edilebilir.

7- Husyeleri küçük, gebe, tüyü dökülmüş hayvanı kurban etmek mekruhtur.

8- Burnu veya dili kesik yahut çoğu yok olan hayvan kurban olmaz.

9- Davarda bir, sığırda iki meme kesik ise kurban olmaz, ama yavrusunu emziriyorsa olur.

10- İki kulağı kesik, biri kökten kesik, kuyruğu kesik, bir veya iki kulağı yoksa, kurban olmaz.

11- Diz kapakları gibi bir yeri kemik başına kadar kırılan hayvan kurban olmaz.

 

Kurban olmaya mani olmayan kusurlar:

1- Boynuzu kırık veya boynuzsuz olan.

2- Kulağın çoğu kesilip ayrılmasa, asılı kalsa mekruh olmakla beraber, caizdir. Yarıdan azı kesik olsa, kurban olur. Kulağı enine veya boyuna yarık olsa, kurban olur. Kulağın yırtık olması tenzihen mekruhtur. Burun da kulak gibidir. Uyuz, burulmuş olanı kurban edilir.

3- Kulağı, kuyruğu küçük olarak doğan, kurban olur.

4- Dişiye aşamayan, zekeri kesik olan kurban olur. Hünsa [çift cinsiyetli] olanı kurban etmemeli.

5- Yayılmasına mani olmayacak kadar deli olup, sürüsünden ayrılmayan hayvan, kurban olur. Sürüsünden ayrılan ve otlayamayacak kadar deli olan hayvan kurban olmaz.

6- Bir gözünde görmeye mani olmayan perde bulunan hayvanı kurban etmek caizdir.

7- Kurbanlık, kesim yerine getirilirken ayağı kırılır, sonra kesilirse, caiz olur.

8- Dişlerinin çoğu varsa mekruh olur, fakat caizdir.

 

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.myreligionislam.com

 

 

* Hadisi Kur'ana arz etmek

Açıklama: cid:image003.jpg@01CCB889.2FB0FBA0

 

Açıklama: cid:image004.gif@01CCB889.2FB0FBA0

30 Eylül 2013, Pazartesi

Hadisi Kur’ana arz etmek

 

 

Sual: Bir yazar, (Ebu Hanife’nin, Mâlikî'nin elinden öperim, ama yanlışlarını da söylerim. Müslim diye biri veya Buhârî diye biri çıkıyor, bir hadis yazıyor. Kaynakları ne kadar sağlam olursa olsun, ben o hadisi Kur’ana arz etmedikçe kabul etmem. Her ikisindeki bazı hadisleri Kur’ana arz ettim, uydurma olduğunu gördüm) diyor. Buhârî ile Müslim, Ehl-i sünnet âlimlerinin tamamınca en sağlam iki hadis kitabı değil midir?

CEVAP

Elbette Ehl-i sünnet âlimlerine göre en sağlam iki hadis kitabıdır. Mezhepsize, Vehhabi’ye ve İbni Sebeci’ye göre sağlam değildir. O yazarın bunlardan biri olduğu kesindir. Ehl-i sünnet olsaydı, böyle söylemesi imkânsızdı.

Ehl-i sünnet âlimleri, bu iki zatın hadis kitabına, (Sahihayn) ismini vermişlerdir. Sahihayn, Kur’an-ı kerimden sonra, doğru oldukları, bütün İslâm âlimleri tarafından tasdik edilmiş olan altı hadis kitabından Sahih-i Buhârî ile Sahih-i Müslim'in ikisine birden verilen isimdir. İslam âlimleri, sahih derken, bu bid’at ehlinin uydurma demesinin hiç önemi olmaz. Mezhepsizlerin Ehl-i sünnet âlimlerinin yoluna uymadıkları açıkça görülüyor.

(Müslim diye biri), (Buhârî diye biri) demek, yani alelade iki insanın ismini söyler gibi söylemek çok çirkindir, Ehl-i sünnet olana yakışmaz. (İmam-ı Müslim hazretleri), (İmam-ı Buhârî hazretleri) veya (rahmetüllahi aleyh) demek gerekir. Bunları sıradan biri gibi göstermek, mezhepsizlere, özellikle de İbni Sebecilere has bir taktiktir.

İmam-ı Muhammed Buhârî hazretleri, hadis âlimlerinin reisidir. 300 bin hadis ezberlemiştir. (Benim söylemediğimi hadis olarak bildiren, Cehennemde çok acı azap görecektir) hadis-i şerifinin dehşetinden çok korktuğu için, 600 bin hadis arasından sadece 7275’ini seçerek Sahih-i Buhârî isimli kitabına almıştır. Her hadisi yazacağı zaman, gusül abdesti alıp, iki rekât namaz kılar, istihare ederdi. Buhârî-yi şerif’i 16 senede kılı kırk yararak dikkatle yazmıştır. Böyle büyük bir hadis âliminin kitabında uydurma hadis olduğunu söyleyen, deli veya cahil değilse, mutlaka art niyetlidir.

İmam-ı Ebül-Hüseyin Müslim Nişapurî hazretleri de, İmam-ı Buhârî hazretleri gibi büyük bir hadis âlimidir. Cami-us-sahih ismindeki kitabındaki 7275 hadisi, 300 bin hadis-i şerif arasından seçmiştir. Buhârî’den sonra, Müslümanların en kıymetli temel kitabıdır.

Bu iki büyük zata suizan etmek kadar büyük sapıklık olmaz. İmam-ı Buhârî veya İmam-ı Müslim hazretleri gibi hadiste otorite olan bu büyük hadis âlimleri, hem de, asr-ı saadete yakın olan o zamanda, bir hadisi Kur’ana arz etmesini veya o hadisin Kur'ana aykırı olup olmadığını bilmezse, mezhepsizler, İbni Sebeciler nereden biliyor?

 

Gafletten sakın

Niye, imkânın varken, çürük tohum ekersin?

Gafletin cezasını, âhirette çekersin.

 

Dinimiz İslam
İnternet Radyosu

Huzura Doğru
TV

Bugünkü ilahi:
·Tahtadan Kutu

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.myreligionislam.com

 

 

28 Eylül 2013 Cumartesi

* Kurban için zenginlik ölçüsü (Mehmet Ali Demirbaş'ın 30.09.2013 tarihli yazısı)

30 Eylül 2013, Pazartesi

Kurban için zenginlik ölçüsü

 

 

Sual: Kurban Bayramı'nda kurban kesmenin vacib olması için şartlar nelerdir?

CEVAP

1- Mukim, âkıl baliğ ve Müslüman olmak.

2- Nisaba malik olmak.

3- Kadınların, altın ve gümüş dışındaki inci, mercan, pırlanta, zümrüt gibi ziynet eşyaları kurban nisabına katılır, fakat zekât nisabına katılmaz.

4- Birden çok evi olan erkeğin, nisaptan düşürecek kadar borcu yoksa, kurban kesmesi gerekir.

5- Kurban nisabı hesabına katılacak malın, ticaret için olması şart olmadığı gibi, elinde bir yıl kalmış olması da gerekmez. Bütün borçlar, alacaklardan ve mevcut maldan çıkarılır. Kalan alacaklar, zekâtta olduğu gibi, kurban nisabına da dâhil edilir.

 

Kurban satın alırken

Sual: Kurban alırken nelere dikkat etmelidir?

CEVAP

1- Kurban satın alırken, (Bayram günü kesmesi vacib olan kurbanı almaya) diye niyet etmeli. Bunu keserken, tekrar niyet etmesi şart değildir. Bu aldığı hayvanı kurban etmesi de şart değildir, fakat keseceğinin kıymeti bundan az olmamalı. Satın alırken, hiç niyet etmese de olur, fakat bunu keserken veya kesecek olanı vekil ederken niyet etmesi gerekir.

2- Kurbanlık hayvanı canlı olarak tartıp satmak caiz olmaz. Canlı olarak tartıp, (Bu hayvana şu kadar para vereceksin) denirse, hayvanın tamamı üzerinde pazarlık yapılırsa, o zaman alışveriş götürü usulü olduğundan sahih olur.

3- Üç ortak, 7000 liraya bir inek alsa, ortağın biri 3000 diğeri de 3000 verse, üçüncü ortak 1000 lira verse, üçüncüye düşen hisse, yedide birden az olmadığı için caiz olur.

4- Eşit para verip, 3 kişi, 3 koyun alsa, kesmeden önce, (Şu senin, şu onun, şu da benim) diye paylaşmak caizdir.

5- Kurbanı veresiye veya kredi kartıyla almak caizdir. Faizli kredi ile almak caiz olmaz.

6- İki kişinin kurbanı karışırsa, her birinin kendinin sanarak kestiği, kendi kurbanı olur.

7- İki kurbanlıktan biri diğerini öldürmüşse, sahibine ödetilemez.

8- Kurban alan, niyetini değiştirip, akika veya adak olarak kesebilir.

 

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.myreligionislam.com

 

 

* Dua ederim

Açıklama: cid:image003.jpg@01CCB889.2FB0FBA0

 

Açıklama: cid:image004.gif@01CCB889.2FB0FBA0

29 Eylül 2013, Pazar

Dua ederim

 

 

Sual: Hiç dua etmeden, (Dua eder, dualarınızı beklerim) deniyor. Böyle demek uygun mu?

CEVAP

Dua etmiyorsa uygun olmaz. Dua ediyorsa uygun olur. Eğer, (Ben dua ettim, ediyorum, yine edeceğim) anlamında söyleniyorsa uygundur. Ama hiç dua etmeden, (Dua eder, duanızı beklerim) demek uygun olmaz. Yahut hiç dua etmeden, (Büyüklerin duası olsun) demek de böyledir.

 

Öğüt almayan kulak

Hangi kulak ki, öğüt almaz dinlediğinden,

Ona akıtmak gerek, kurşunu deliğinden.

 

Dinimiz İslam
İnternet Radyosu

Huzura Doğru
TV

Bugünkü ilahi:
·Şükür Gerekir Şükür

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.myreligionislam.com

 

 

KURAN DROİD ANDROİD UYGULAMASI YAYINLANDI

KURAN DROİD ANDROİD UYGULAMASI YAYINLANDI

"Kuran Droid" uygulaması "Feyyaz Bilim ve Gelişim Derneği" tarafından geliştirilmiş ücretsiz olarak dağıtımı yapılan bir Kuran-ı Kerim okuma programıdır. Uygulamamız henüz geliştirme aşamasındadır, uygulamanın gelişmesi için özellik taleplerinizi ve karşılaştığınız sorunları bize göndermenizi rica ediyoruz. Rabbimizden hepimizi rızasına mazhar etmesini istiyoruz, amin. Dualarınızı bizlerden esirgemeyin.

UYGULAMANIN GENEL ÖZELLİKLERİ ŞUNLARDIR:

  • 4 ayrı hat seçebilme
  • 50 ayrı lisanda meal çevirisi seçebilme
  • 80 ayrı meal seçebilme
  • 25 ayrı hafızın sesinden dinleyebilme
  • Son kaldığınız sayfa, sure ve ayeti kaydedilmesi
  • Favorilerim listesi oluşturabilme(sayfa, sure ve ayeti kaydetme)
  • Ses dinleme oynatıcısı
  • Ses tekrarı yapabilme
  • Dinleme anında ayet ayet renklendirme

Etiketler: Kuran, Kuran-ı Kerim, Quran, Coran

İndirmek için : https://play.google.com/store/apps/details?id=org.feyyaz.qurandroid

 

--
--
Bu gruba aboneliğinizi iptal etmek için şu adrese e-posta gönderin:
sorularla-islamiyet+unsubscribe@googlegroups.com
 
---
Bu e-postayı Google Grupları'ndaki "Sorularla Islamiyet" adlı gruba abone olduğunuz için aldınız.
Bu grubun aboneliğinden çıkmak ve bu gruptan artık e-posta almamak için sorularla-islamiyet+unsubscribe@googlegroups.com adresine e-posta gönderin.
Daha fazla seçenek için, https://groups.google.com/groups/opt_out adresiniz ziyaret edin.

27 Eylül 2013 Cuma

* Zafere kavuşmak için iki şart (Mehmet Ali Demirbaş'ın 29.09.2013 tarihli yazısı)

29 Eylül 2013, Pazar

Zafere kavuşmak için iki şart

 

 

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:

İki şeye dikkat edilirse, zafer mutlaka nasip olur: 1- Namazı doğru kılmak, 2- Âmire itaat. Kur’an-ı kerimde mealen, (Allah’a, Resûlüne ve sizden olan Müslüman âmirlere itaat edin) buyuruluyor. Emîre itaat etmemek haramdır.

Peygamber efendimiz, (Benim ümmetim bir vücut gibidir) buyuruyor. Bir vücutta iki kalb, sekiz göz, kırk kulak olmaz. Başarı için yekvücut olmalı. Emîre bir kere bile itiraz hakkı yoktur. İstişare etse bile, son kararı emîr verir.

Resulullah "sallallahü aleyhi ve sellem", Rumlarla savaşmak üzere bir ordu hazırlanmasını emir buyurup, azatlı kölesi ve evlatlığı Zeyd bin Hârise’nin oğlu olan, 22 yaşındaki Hazret-i Üsame’yi kumandan yaptı. Orduda Eshab-ı kiramın bütün büyükleri vardı, ama hiçbiri (Biz, zenci cariyenin oğlu Üsame’nin emrinde mi savaşacağız?) demedi.

Karargâh kurulmuş, ordu hazırlanmıştı. Hareket edecekleri sırada, Resulullah "sallallahü aleyhi ve sellem" vefat etti. Geri mi dönülecek, devam mı edilecek diye haber beklenirken, halife seçilen Hazret-i Ebu Bekir, hemen Eshab-ı kiramın ileri gelenlerini topladı. (Görüyorsunuz, Resulullah vefat edince, kabileler isyan ettiler, mürtedlerden, müşriklerin safına geçenler oldu. Müşrikler de, Medine’nin etrafında fırsat kolluyor. İslam ordusu sefere devam ederse Medine’ye saldırabilirler. Ordu geri mi dönsün, devam mı etsin?) diye sordu. Hepsi, (Başka ordumuz yok, ordu geri dönsün. Sefere daha sonra çıkılsın. Yine de karar sizin) dediler. Halife yani Emîr Hazret-i Ebu Bekir, (İstişare yapıldı, tek erkek kalmadan herkes orduya katılacak, ordu, geri dönmeyecektir) buyurdu. Bir tek o, bu düşüncedeydi ve böyle karar verdi. Hem savaş kazanıldı, hem de, saldırmaya hazırlanan bütün kâfirler, mürtedler, (Bu acılı günlerinde böyle büyük bir ordu dışarı çıktıysa, içeride kim bilir daha kaç tane ordu var?) diye gözleri korktuğu için saldıramadılar. Eğer ordu, geri dönseydi, cesaretlenecekler ve kan gövdeyi götürecekti. Halife, (İstişare et, karar verdikten sonra, Allah’a güven ve kararından dönme!) mealindeki âyet-i kerimeye uymanın bereketini gördü.

 

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.myreligionislam.com