28 Eylül 2012 Cuma

* Allah ve doğa

29 Eylül 2012, Cumartesi

Allah ve doğa

 

Sual: Bir meyve suyunun kutusunda şöyle yazıyor:

(Bu meyve suyu, cömert meyve ağaçlarının, su veren yağmurun ve onlara yaşam veren Güneş'in sayesinde üretilmiştir. Doğa, ona hak ettiği saygıyı göstermenin, emek harcamanın ve onu sabırla beklemenin karşılığını bize birbirinden güzel, birbirinden olgun, birbirinden tatlı meyvelerini sunarak verdi. Bu lezzetin kaynağı olan doğaya sonsuz teşekkürlerimizle...)

Bunları yaratan Allahü teâlâdan hiç bahsetmeden böyle yazmak, Müslümanlara hakaret değil midir?

CEVAP

Bu ifade, kepçeyle yemek vereni, hattâ asıl ziyafet sahibini göremeyip, kepçeye teşekkür etmek gibi çok gariptir.

Ateistler ve gayrimüslimler, bunun gibi, tabiat ana diye bir şey uydurmuşlar, Allahü teâlânın merhametinden bahsetmeyip, (Tabiat ana, çok merhametlidir) diyerek, taştan, topraktan, ağaçtan, selden, ateşten merhamet bekliyorlar. Bir yangın olsa; çocuk, yaşlı, hasta demeden merhametli (!) ateş yakar, ormanlarımızı kül eder. Yağmurlar yağar, seller meydana gelir, önüne geleni alıp götürür. Yüzme bilmeyeni, deniz boğar, öldürür. İnsanın başına taş, kaya düşer, ölür. Deprem olur, yuvalar yıkılır. Merhametli (!) yıldırım düşer, canlıyı öldürür, cansızı parçalar. Tsunami çıkar insanları perişan eder. Tabiat vardır, ama Tabiat ana diye şuurlu bir varlık yoktur. Ateistlerin, yaratıcıyı inkâr maksadıyla uydurdukları hayâl ürünü bir şeydir.

Tabiat kuvvetleri denen olaylarda merhamet aranmaz. Kur'an-ı kerimde canlı cansız her şeyin zikrettiği bildiriliyor. O ayrı bir şeydir. Onların zikretmesi canlı, şuurlu, merhametli veya merhametsiz olmalarını gerektirmez.

Toprağı, suyu, Güneş'i yaratana değil de, bizzat bunlara teşekkür etmek çok tuhaftır. Birkaç kelime değiştirilerek şöyle yazılabilirdi:

(Bu meyve suyu, Allahü teâlânın yoktan yarattığı su ve yine yoktan meydana getirdiği Güneş sayesinde olgunlaşan meyvelerden üretilmiştir. Cenab-ı Hak, insanlara bir lütuf olarak, emek harcamanın ve onu sabırla beklemenin karşılığında bize birbirinden güzel, birbirinden olgun, birbirinden tatlı meyvelerini ihsan etmiştir. Bu lezzeti bize tattıran ve bize daha sayısız nimetler veren Allahü teâlâya sonsuz hamdolsun!)

 

Salih Müslüman

Dünya sevgisini kalbden çıkaran,

Hak dostuna denir, salih Müslüman.

 

 

 

Dinimiz İslam
İnternet Radyosu

Huzura Doğru
TV

Bugünkü ilahi:
·Cahilin Atına Binme Kardeşim

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.evlilikrehberi.net

 

 

Haftalik Bulten (28 Eylul 2012)

 
  Sorularla Islamiyet  
     
 
      Hayırlı Cumalar;
 

Sitemize yeni eklenen soru cevaplardan, sizin için seçtiğimiz bazılarını aşağıdaki bağlantılardan okuyabilir, pdf formatında bilgisayarınıza indirebilirsiniz.

 
 
 
     
 
      Bülten;
 
TIME Dergisi, 15 Temmuz 1974 tarihin de bir yazı serisini yayınlamaya başlamıştı.Bunlar, çeşitli kimselerle yapılan röportajların sonuçlarıydı. Matematikçi, filozof, psikolog, tarihçi, asker ve yazar olarak isim yapmış çeşitli kişilere, “Tarihin Büyük Liderleri Kimlerdir?” sorusu sorulmuş ve alınan cevaplar yayınlanmıştı. Herkes kendi bilgi ve düşüncesine göre liderini seçti.
 
   
 
 
     
  Kurbanınızı başarılı ve muhtaç öğrencilerimize bağışlamak ister misiniz?  
     
 
      Soru - Cevap Arşivinden;
   
 
 
     
 
      Videolarımızdan:
 

Kur'anın Gaybi Haberleri
Mekke'yi fethedeceksiniz

Kur'anın Gaybi Haberleri
Firavun ve yakın çevresine gelen belalar

Kur'anın Gaybi Haberleri
Nuh tufanı
 
 
 
     
 
     İman Hakikatleri;
 
Video İndir
İslam'ın delile verdiği kıymeti beyan eden, imanın kısımlarını izah ederek, taklidi ve tahkiki imanın farklarını ortaya koyan ve bu sayede müslümanları, iman hakikatlerinin delillerini öğrenmeye teşvik eden müstesna bir çalışma.
 
 
 
   
 
     
 

www.sorularlaislamiyet.com
English | Azerice | Russian | Deutsch | Bulgarian | Danish | Nederlandse | Chinese
Facebook | Twitter

 
 
 
 

27 Eylül 2012 Perşembe

* Neyi tercih etmeli? (Mehmet Ali Demirbaş'ın 29.09.2012 tarihli yazısı)

29 Eylül 2012, Cumartesi

Neyi tercih etmeli?

 

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:

Dünyada iki gram altın için iki ton toprak elenir. Âhirette de böyledir. Niyet altın gibidir. Çok amel değil, ihlâslı amel lazımdır. O kadar amelde hep niyete bakılır, Allah için olanlar seçilir, diğerleri atılır.

Kimi tercih edersek onunla beraber olacağız. Bu yüzden Ehl-i sünnet âlimleri, (Âhirette kiminle beraber olmak istiyorsan, dünyada onunla beraber ol!) buyuruyor. Bu büyükleri seven, onların izini takip eden, onlarla beraber olmayı en büyük nimet kabul eden, hiç şüphesiz onlarla beraber olacaktır.

Çok zengin bir adam ölür. İki oğlu, babalarından kalan, ucu bucağı olmayan mirası uzun süre uğraşarak taksim ettikten sonra, güzel bir kutu çıkar, o kutunun içinde üç tane sakal-ı şerif var. Küçük kardeş, (Biri benim, biri senin. Üçüncüyü ne yapacağız?) der. Büyüğü, (Bunu ortadan keselim, yarısı senin, yarısı benim olsun) der. Küçüğü, (Vallahi olmaz. Peygamber efendimizin sakal-ı şerifi hiç kesilir mi?) der.

Küçük kardeşin neredeyse şuurunu yitirecek kadar üzülmesinden faydalanmak isteyen büyük kardeş, babasının bütün mirasını alma karşılığında küçük kardeşine üç sakal-ı şerifi vermeyi teklif eder, o da kabul eder.

İki kardeş de. sevincinden havalara uçar. Büyük kardeş, bütün malları aldığı için, küçük kardeş de üç sakal-ı şerifi aldığı için çok sevinir. Küçük kardeş, hep o kutuyu karşısına koyar, devamlı salevat-ı şerife getirir. Zamanla büyük kardeşin malı, zarar ederek gittikçe azalırken, sakal-ı şerifleri alıp sürekli salevat getirenin malı devamlı artar. Büyük kardeş en sonunda iflas eder, tükenmiş bir vaziyette ölür. Bir müddet sonra küçük kardeş de vefat eder. Bir mübarek zat Cenab-ı Peygamberi rüyada görür. Kendisine küçük kardeşin ismini söyleyip, kabrini tarif edip, (Filan yerde şöyle bir kabir var, isteği olan, dileği olan, sıkıntısı olan gitsin, o kabri ziyaret etsin ve oradan istesin! Allahü teâlâ onun muradını ihsan eder. Çünkü o beni tercih etti. Öteki ise dünyayı) buyurur.

Resulullah'ı tercih edenin hem dünyası, hem âhireti mamur oldu. Üstelik ölüsünden de Müslümanlar faydalandı. Dünyayı tercih eden ise ikisini de kaybetti.

 

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.evlilikrehberi.net

 

26 Eylül 2012 Çarşamba

* Fazla para vermek

27 Eylül 2012, Perşembe

Fazla para vermek

 

Sual: Fels değerinden daha aşağı olan bir malı satın alıp, fels miktarı veya daha fazla para verilirse, yapılan alış veriş caiz olur mu?

CEVAP

Evet, caiz olur.

 

Zekât verirken

Sual: Bir kimse, zekâtın fakirin hakkı olduğunu düşünerek, o üzülmesin diye, (Sana olan borcumdu) diyerek zekât verse, caiz olur mu?

CEVAP

Hayır, caiz olmaz. (Hediyem) denirse caiz olur.

 

İmanın önemi

Allah iman vermişse, daha ne vermedi ki?

Onun imanı yoksa, bu kula ne verdi ki?

 

 

 

Dinimiz İslam
İnternet Radyosu

Huzura Doğru
TV

Bugünkü ilahi:
·Abime

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.evlilikrehberi.net

 

 

25 Eylül 2012 Salı

* Tağut ülkesinde yaşamak (2) (Mehmet Ali Demirbaş'ın 27.09.2012 tarihli yazısı)

27 Eylül 2012, Perşembe

Tağut ülkesinde yaşamak (2)

 

İsa aleyhisselam, kâfir hükümdara dahi itaati emretmiştir, çünkü 70-80 kişiyle Roma Devleti'ne ve bütün Yahudilere karşı cihad etmek, onlara karşı gelmek mümkün değildi. İslamiyet'te de hükümete, kanunlara karşı gelmek men edilmiştir. (Cevap Veremedi kitabı)

Aynı zihniyetteki kişiler, (Avrupa'daki seçimlerde oy kullanmak, gayrimüslim partilerin Müslümanlığa aykırı icraatlarını onaylamak olacağı için, küfürdür, şirktir) diyorlar. Müslüman ülkelerde de Müslümanlığa aykırı çok icraatlar oluyor. O zaman dünyanın herhangi bir ülkesinde oy kullanmaya küfür demiş oluyorlar. Bu çok yanlıştır. Oy kullanmak küfür değildir. Mecelle'de, (Ehven-i şerreyn tercih olunur) buyuruluyor. Yani iki zararlı şeyden birini yapmak zorunda kalanın, hafif olanını tercih etmesi gerekir. Daha kötüsünü önlemek için, ondan daha az zararlıyı tercih etmek günah olmaz. En kötünün başa geçmemesi için, elbette zararı az olana oy vermek gerekir. Hatta kazanamayacağı bilinen faydalı olan partiye oy verince, oyların bölünmesine ve kötülerin iş başına geçmesine sebep olacaksa, daha az zararlı olanın başa geçmesi için, faydalı olana oy vermemek gerekir. Netice önemlidir. Bu inceliği iyi düşünmeli. Ülkeye, dünyaya zarar verecek kötü kimselerin söz sahibi olmasına sebep olmak, veballi bir iştir.

Kanuna uymakla karşı gelmemek ayrıdır. Bir kimse kanunu beğenmiyor, ama karşı da gelmiyorsa, kanuna aykırı hareket etmiş sayılmaz. Bir de kanunun zorladığı işleri yapmak günah olmaz.

İkrah, bir insanı, istemediği bir şeyi yapması için, haksız olarak zorlamak demektir. Bu durumda, zorlanan işi yapmak zaruret olur. Hapis, dayak, nafakayı kazanmaya ve çalışmaya mani olmak gibi hususlar birer ikrahtır. Sultanın [kanunların] emirleri de ikrah demektir. (Redd-ül-muhtar, Dürer-ül-hükkam)

 

Cemaatte kadın varsa

Sual: Evde namaz kılarken cemaatteki kadın, yenge, baldız gibi yabancı veya teyze, yeğen gibi mahrem olsa, imam namaz sonunda yüzünü cemaate döner mi?

CEVAP

Kadınların hepsi mahremse döner. İçinde bir tane yabancı varsa dönmez.

 

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.evlilikrehberi.net

 

* Çorum'daki üniversite öğrencileri için

25 Eylül 2012, Salı

Çorum'daki üniversite öğrencileri için

 

Çorum'daki üniversite öğrencilerine ev tutularak, barınmalarına ve çalışmalarına yardımcı olunmaktadır. Geniş bilgi için Ahmet Âşık (0 505 240 86 86) veya Şerif Bilgin (serif.bilgin@ipa.com.tr) ile irtibata geçilmelidir.

 

 

 

 

 

24 Eylül 2012 Pazartesi

* Tağut ülkesinde yaşamak (Mehmet Ali Demirbaş'ın 26.09.2012 tarihli yazısı)

26 Eylül 2012, Çarşamba

Tağut ülkesinde yaşamak

 

Sual: Bazıları diyor ki: (Bugün dünya tağutla idare ediliyor. Tağutların kanunlarına uyanlar; milletvekili, belediye başkanı seçenler, seçilenler; hâkimler, savcılar, polisler ve bütün memurlar; Avrupa, Amerika ve Asya'da işçi olarak çalışanlar müşrik olduğu gibi, herhangi bir iş için mahkemeye başvuranlar da müşriktir. Tağutun idaresinden pasaport alıp yurtdışına çıkanlar, hattâ hacca gidenler müşrik olur. Trafikte kırmızı ışıkta durmak, yeşil ışıkta geçmek, tağutun adamlarıyla herhangi bir anlaşma yapmak da şirk olur, çünkü böyle yapmak, tağutu meşrulaştırmaktır. Onların kanunlarına uymayıp, onlara karşı gelmek lazımdır.)

Bunları söyleyenler, herhangi bir ülkede yaşadıklarına göre, kendileri müşrik olmuyor mu?

CEVAP

Böyle söylemeleri çok yanlıştır. Bu görüşler daha çok dışarıdan geliyor, Müslümanlar arasında bölücülük yaparak fitne çıkarmayı hedefliyorlar. Bu oyuna gelmemeli. Peygamber efendimiz ve Eshab-ı kiram, onların tağut dedikleri putçularla anlaşmalar ve alışveriş yapmadı mı?

Kâfir ülkesinde çalışmak ve kâfire ücret karşılığı hizmet etmek günah değildir. Gayrimüslim Avrupa'da çalışmak caizdir. Mekke Müslümanları da Habeşistan'a hicret edip, orada gayrimüslimlerin işlerinde çalışmışlardı.

Yusuf aleyhisselam, kâfir hükümetinden vazife istedi. Herhangi bir vazifeye bir zalimin geçmesini önlemek ve Müslümanlara hizmet etmek için, kâfir olan âmirden bile vazife istemeli. İmam, öğretmen, polis olmaya çalışmalı. Bir iyilik yapamasa da, Müslümanlara zarar gelmesini önlemiş olur. Zaruretsiz vazifeden istifa etmek de, bunun için caiz değildir. (S. Ebediyye)

Müslüman olsun, kâfir olsun, âdil olsun, zalim olsun, hiçbir hükümete karşı isyan etmek, kanunlara karşı gelmek, hiçbir zaman caiz değildir. Fitne çıkarmamalı, fitne çıkaranların arasına karışmamalı. Komünist ülkelerinde bulunan bir Müslümanın İslamiyet'e uygun yaşaması, ibadetlerini yapabilmesi imkânsız olursa, zalimlere yine karşı gelmemeli, bir İslam ülkesine hicret etmeli. İslam ülkesine de hicret imkânı yoksa, insan haklarına, dine, ibadete saldırmayan herhangi bir ülkeye gitmelidir. (S. Ebediyye) [Devamı var]

 

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.evlilikrehberi.net

 

* Mescid-i haram

25 Eylül 2012, Salı

Mescid-i haram

 

Sual: Kâbe'ye, Mescid-i haram denilmesinin sebebi nedir?

CEVAP

Mescid-i harama giren kimse, idama mahkûm biri olsa da, onu orada öldürmek haram olduğu için, böyle denmiştir.  

 

Kâbe resimli seccade

Sual: Kâbe resmi olan seccade, bir bezle kaplanıp, Kâbe resmi görülmese, namaz kılmak yine caiz olmaz mı?

CEVAP

Kâbe resmi görülmüyorsa, o kısma basmamak şartıyla, namaz kılmak caizdir. Yani üstü örtülü olsa da, Kâbe resmi olan kısma basmamalıdır.

 

Doğru esnaf

Müjde doğru esnafa, eşi yok iyilikte,

Mahşer günü haşrolur, şehitlerle birlikte.

 

 

 

Dinimiz İslam
İnternet Radyosu

Huzura Doğru
TV

Bugünkü ilahi:
·Zikre Dalmış

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.evlilikrehberi.net