31 Mart 2012 Cumartesi

* Caminin sağ tarafı (Mehmet Ali Demirbaş'ın 02.04.2012 tarihli yazısı)

02 Nisan 2012, Pazartesi

Caminin sağ tarafı

 

Sual: Caminin sağ tarafında namaz kılmak daha mı sevabdır?

CEVAP

İmamın arkasında durmak daha sevabdır. Daha sonra sağ taraf gelir. Birkaç hadis-i şerif meali şöyledir:

(İmamın arkasında durana 100, onun sağındakilere 75, solundakilere 50 ve diğer saflardakilere de 25 sevab verilir.) [Şir'a]

(Mescide inen rahmet, önce imama, sonra sağ taraftakilere, sonra da diğer saflara gider.) [Deylemi]

(Allahü teâlâ, ilk saftakilere rahmet eder, melekler de ilk saftakilere dua ve istiğfar eder.) [Ebu Davud, Nesai, İ. Ahmed]

(En hayırlı saf, ilk saftır. Sevabı en az olan da geri saflardır.) [Müslim]

(İlk safın fazileti bilinseydi, oraya geçmek için kur'a çekilirdi.) [Müslim]

(Namaz kılarken [cemaat içinde] daha faziletli olanlara ilk safta, ötekilere de, son safta bulunmak nasip olur.) [Müslim]

Cennete girmek için ne yapacağını soran bir zata, Peygamber efendimiz, (Müezzin veya imam ol) buyurdu. O da, (Yapamam) dedi. (O hâlde namazını ilk safta kıl!) buyurdu. (Buhari)

Caminin sağ tarafında durmak sola göre daha sevab olduğu için, sağı tercih etmeli. Eğer sağı tercih eden çok olup sol boş kalırsa, o zaman solu tercih etmek daha çok sevab olur. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:

(Mescidin solundaki açıklığı dolduran, iki misli sevab kazanır.) [Taberani]

Demek ki, önce sağ tarafa durmak sol tarafa durmaktan daha sevabdır. Solda boşluk kalırsa burayı doldurmak, sağ tarafta durmaktan daha sevabdır.

Ön safa geçerken kimseyi rahatsız etmemeli. Rahatsız etmemek niyetiyle arka saflarda kılmak daha sevabdır. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:

(Halkı incitmemek için ön safa geçmeyen, iki misli sevaba kavuşur.) [Taberani]

 

Müfti-yi macin

Sual: Kitaplarda geçen, müfti-yi macin ne demektir?

CEVAP

Macin, dini dünya kazancına alet eden hilecidir. Müfti-yi macin ise, bid'at itikat ve ameli başkalarına bulaştırmak çabasında olan din görevlisi demektir.

 

Nasibüke, yusibüke

Sual: Bazı kimseler, (Nasibüke, yusibüke) diyorlar. Bu ne demektir?

CEVAP

Nasibinse ona kavuşursun demektir. Türkçe'de bu, (Nasipse, gelir Hint'ten Yemen'den, nasip değilse, ne gelir elden) şekliyle ifade edilir.

 

Son oturuşta

Sual: İmam, son oturuşta Rabbena veya başka bir dua okuyabilir mi?

CEVAP

Evet okuyabilir.

 

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.evlilikrehberi.net

 

* Camileri imar etmek

01 Nisan 2012, Pazar

Camileri imar etmek

 

Sual: Kur'an-ı kerimde, camileri imar etmenin öneminden bahsediliyor. İmar ne demektir?

CEVAP

Önce o âyet-i kerimenin mealini yazalım:

(Allah'ın mescitlerini ancak, Allah'a ve âhiret gününe inanan, namazı doğru kılan, zekâtını veren ve Allah'tan korkan kimseler imar eder.) [Sadece böyle inanan kimselerin yaptıkları işler, Allah katında doğru ve makbul olur.] (Tevbe 18)

Âyet-i kerimede geçen imar, yeni mescitler yapmak, mevcut mescitleri restore etmek, dışarıdan gelebilecek zararlardan korumak, kullanışlı hâle getirmek, hasır, halı gibi şeyler sermek, ışıklandırılmasını yapmak, kış ve yaz rahatça ibadet edilecek hâle getirmek, mescitlerde devamlı namaz kılmak, Kur'an okumak, vaaz etmek, ilim öğrenmek ve öğretmek gibi işler yapmaktır. (Beydavî)

Âyet-i kerimede bildirilen vasfa haiz müminlerden başkasının, mescit yaptırmasının ve diğer bütün iyi işlerinin hiç kıymeti yoktur. Bir âyet-i kerime meali şöyledir:

(Kâfirlerin cami yapmaları ve diğer bütün [iyi] işleri, boşa gidecektir.) [Tevbe 17]

 

Elbette

 

Dünya mümine zindan,

Gidilecek elbette.

İstemesek de bu can,

Verilecek elbette.

 

Gönlümde vardır yara,

Hak düşürmesin dara!

Bir karanlık mezara,

Girilecek elbette.

 

Mühür basalar dile,

Zincir vuralar ele,

Azıksız uzun yola,

Çıkılacak elbette.

 

Yunus, koyar yola baş,

Gözlerinden akar yaş,

İmanım olsun yoldaş,

Denilecek elbette.

 

 

Dinimiz İslam
İnternet Radyosu

Huzura Doğru
TV

Bugünkü ilahi:
·Bülbüller Sazda Güller Niyazda

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.evlilikrehberi.net

 

 

30 Mart 2012 Cuma

* Vakit nakittir (Mehmet Ali Demirbaş'ın 01.04.2012 tarihli yazısı)

01 Nisan 2012, Pazar

Vakit nakittir

 

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:

Dünya hayatı çok kısadır. Âhirette ele geçecek ebedî nimetler, bu kısa hayattaki çalışmamıza bağlıdır. Allah korusun, ebedî azaplar da böyledir. Bir gün Peygamber efendimize, (Yâ Resulallah, dünya ile âhiret arasındaki mesafe ne kadardır?) diye sorulduğunda, (Göz açıp kapayıncaya kadar yakındır) buyurdu.

İnsanın en kıymetli varlığı vaktidir. (Vakit, nakittir) buyurulmuştur. Nakit, altın ve gümüş para demektir. Zamanı boşa harcamak, parayı boşa harcamak gibidir. Para boşa harcanınca, sermaye gider. Zaman boşa harcanınca da ömür sermayesi gider. Dünyada söylenmiş olan bir kelime-i tevhid veya bir Allah demek âhirette, teraziyi değiştirebilir. Bu yüzden, her ânı değerlendirmeye çalışmalı. Yolda, evde, işte, her fırsatta, Allah demek, salevat-ı şerife getirmek, tevbe istiğfar okumak, bizi azaptan kurtarabilir. Peygamber efendimiz buyuruyor ki:

(Beş şey gelmeden önce, şu beş şeyin kıymetini bilin:

1- İhtiyarlık gelmeden önce gençliğin,

2- Hastalıktan önce sağlığın,

3- Meşguliyetten önce boş vaktin,

4- Fakirlikten önce paranın, zenginliğin,

5- Ölmeden önce hayatın, dünyada âhireti kazanmanın kıymetini bilin!)

Tüccar bir talebe hocasına, (Efendim, şu işleri yapıp, çok kazanıp, İslamiyet'e hizmet etmek istiyoruz) deyince, hocası küçük bir kağıda, (Temizlen) diye tek kelime yazıp verir. Tüccar, dört beş sene, bu kâğıdı muska gibi taşır, ama her şeye çok dikkat etmesine rağmen temizlenemez. Bir gün hocasına durumu anlatıp, (Neden temizlenemiyorum?) diye hikmetini sorar. Hocası buyurur ki:

- Bir arkadaşın dinsizdir. Dostunu iyi seçeceksin. Çünkü Peygamber efendimiz, (İnsanın dini arkadaşının dini gibidir) buyuruyor. Resulullah'ın sözlerinde zerre kadar tereddüt eden kâfir olur. Bundan dolayı Eshab-ı kiram, kazara da olsa, hayır dememek için, ağızlarına taş koyarlardı. Bu bakımdan, iyi arkadaş seçmeli. Eğer bir kimsenin arkadaşı namaz kılmıyorsa, itikadı veya ahlakı bozuksa, onun da bozulacağı kesindir. Çünkü bir sepet elmanın içinde bir tane çürük olsa, bu çürük olan, sağlamların hepsini bozar. O kadar düzgün elmalar, bir elmayı bile düzeltemez. Çünkü insanın nefsi kâfir olduğu için, küfür kolay ve çabuk yayılır. Güzel hasletlerin yayılması ise çok zor olur. Marifet zoru başarmaktır.

 

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.evlilikrehberi.net

 

* İskatta üzüm

31 Mart 2012, Cumartesi

İskatta üzüm

 

Sual: Sadaka-i fıtırda olduğu gibi, iskatta da, hurma veya kuru üzümden hesap etmek daha iyi midir?

CEVAP

Evet, iyidir. S. Ebediyye'de deniyor ki: Kefaret iskatı, buğday yerine un veya bir sa' arpa, hurma, üzümle de hesap edilerek, bunlar da verilebilir. Çünkü bunlar buğdaydan daha kıymetli oldukları için, fakire daha faydalıdır. Hepsi yerine kıymetleri olan altın veya gümüş de verilebilir. (Meyyit için iskat bahsi)

 

Almanya'da faiz

Sual: Buradaki bir hoca, (Faizin haram edilmesinin hikmeti karşıdaki kişiyi sömürmektir. Mesela 100 lira isteyen kişiye, "10 lira faiz isterim" diyerek onu zor duruma sokmaktır. Bankaya para yatırılınca, banka zor duruma düşmüyor. Banka kazandığı paranın bir kısmını bize veriyor. Mesela 10 lira kâr ediyorsa, "5 lirası senin, 5 lirası benim olur" diyor. Biz bankayı sömürmüyoruz. Bunun için, Almanya gibi gayrimüslim ülkelerde bankadan paranın faizini almak caizdir, günah değildir) diyor. Hocanın dediği gerekçe uygun mudur?

CEVAP

Almanya gibi gayrimüslim bir ülkede, öyle gerekçeler olsun olmasın, paranın faizini almak caizdir. (Kuduri, Cevhere, Vikaye, Redd-ül Muhtar, Hindiyye, Mebsut, Mecmaul enhür, Dürer)

 

Cenazeyi tıraş etmek

Sual: Dedem yatalak hasta olduğu için, bıyıkları ağzına girecek kadar uzamıştı. Koltuk altı ve kasık kılları tıraş edilemeden öldü. Öylece gömdük. Tıraş etmek lazım mıydı?

CEVAP

Ölünün saçı, sakalı taranmaz, tırnakları kesilmez, etek ve koltuk tıraşı yapılmaz. Bıyığı kısaltılmaz. O hâliyle gömülür. (Fetava-i Hindiyye)

 

Ölüm

 

Azrail sıkı tuta,

Ağlaya ana ata,

Meydana dehşet kata,

Halktan medet ermeye.

 

Ecelin çıka gelir,

Yüreğinde yağ erir,

Baştan aklını alır,

Bir an aman vermeye.

 

Elbiseni soyalar,

Gasil suyu koyalar,

Teneşirde yuyalar,

Kimse hâlin bilmeye.

 

Asıl yurda dönersin,

Ağaç ata binersin,

Yer altına inersin,

Artık kimse görmeye.

 

Birkaç gün oturalar,

İşleri bitireler,

Mirası götüreler,

Artık kimse anmaya.

 

Yunus, öğüdü önce,

Vermelisin kendine,

Ne söylesen gâfile,

Öğüt fayda vermeye.

 

 

Dinimiz İslam
İnternet Radyosu

Huzura Doğru
TV

Bugünkü ilahi:
·Yıllarca Mevlaya

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.evlilikrehberi.net

 

 

Haftalik Bulten (30 Mart 2012)

 
  Sorularla Islamiyet  
     
 
      Hayırlı Cumalar:
 

Sitemize yeni eklenen soru cevaplardan, sizin için seçtiğimiz bazılarını aşağıdaki bağlantılardan okuyabilir, pdf formatında bilgisayarınıza indirebilirsiniz.

 
 
 
     
 
     Salavat Kampanyası:
 

 
 
 
     
 
      Soru - Cevap Arşivinden:
   
 
 
     
 
      Videolarımızdan:
 

Kuran'ın Gaybi Haberleri
Kur'an'ın bir benzerinin asla getirilemeyeceği

Kuran'ın Gaybi Haberleri
Firavun'un cesedinin korunması

Kur'an neden medeniyet harikalarını ...
 
 
 
     
 
     Feyyaz Yayınları:
 
Video İndir

Allah'ın varlığını, en inatçı akılları dahi ilzam edecek bir şekilde ispat eden mükemmel bir eser. Bir çiçekten bir böceğe kadar her şeyde ve her yerde Allah'ın varlığının delillerini göstererek materyalist düşüncenin bütün dayanaklarını yerle bir eden muhteşem bir çalışma...

www.feyyazyayinlari.com | www.seyrangah.tv

 
 
 
   
 
     
 

www.sorularlaislamiyet.com
English | Azerice | Russian | Deutsch | Bulgarian | Danish | Nederlandse | Chinese | Facebook | Twitter

 
 
 
 

29 Mart 2012 Perşembe

* Yedi yüz âlimin cevabı (Mehmet Ali Demirbaş'ın 31.03.2012 tarihli yazısı)

31 Mart 2012, Cumartesi

Yedi yüz âlimin cevabı

 

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:

Allah diyenin yardımcısı Allah'tır, para diyenin yardımcısı olmaz. Para, mal, ya hayırlı veya hayırsız olur. Bu, parayı kazanmaya ve harcamaya bağlıdır. Paranın gittiği yerden, geldiği yer belli olur. Hayırlı mal, Allah yolunda harcanır. Hayırsız mal, nefsin, şeytanın yolunda, yani Allahü teâlânın rızasının olmadığı yerlerde kullanılır. Bu ise felakettir.

En büyük zenginlik kanaattir. Kanaat, Cenab-ı Hakk'ın verdiğine rıza göstermektir. Israr eden, belki çok para kazanır, ama ateşe de maruz kalır. Helâl malın hesabı, haram olanın azabı var. Onun için para kullanmak, silahı kullanmak kadar maharet ister. Kullanılması bilinmezse, yanlış sıkılan kurşun, birini öldürebilir, kurşun atan da cezalandırılır. Parayı yanlış kullanmak ise daha kötüdür, insanı Cehenneme götürür.

Şakik-i Belhi hazretleri buyuruyor ki: 700 âlime beş sual sordum. Hepsinin cevabı, yaklaşık aynıdır. Bunlar şöyleydi:

1- (Akıllı kime denir?) diye sordum. (Dünyaya kıymet vermeyene) dediler. Dünyaya kıymet vermeyen, âhirete kıymet verir. Âhirete kıymet veren de, sonsuz saadete kavuşur.

2- (Zeki kime denir?) diye sordum. (Aldanmayana) diye cevap verdiler. Hangi konuda aldanmaz? Her konuda aldanmaz. Din işlerinde aldanmaz, alışverişlerde aldanmaz, ticarette aldanmaz. Aldanmadığı gibi, başkalarını da aldatmaz. Çünkü dinimizde, aldanmak da, aldatmak da yoktur.

3- (Derviş kime denir?) diye sordum. (Allahü teâlânın rızasını, Onun kullarının rızasından üstün tutana derviş denir) diye cevap verdiler. Demek ki, derviş, insanları memnun etmek için değil, Allahü teâlâyı memnun etmek için yaşar. İnsanların arzularıyla, istekleriyle Allahü teâlânınkiler bir araya gelirse, o daima Cenab-ı Hakk'ın tarafını tercih eder.

4- (Zengin kime derler?) diye sordum. (Kanaat edene) diye cevap verdiler. İnsanın nefsi, doymak bilmeyen, heyula denilen hayvana benzer. Hiçbir zaman, bu bana yeter demez. Her şeyi ister.

5- (Cimri kime denir?) diye sordum. (Allahü teâlânın verdiği emaneti şahsından bilene, hepsini kendine ait zannedene denir) diye cevap verdiler. Hâlbuki Allahü teâlâ, o nimetleri kullansın ve kullarına versin diye verdi. Bizim böyle bir varlığımız yoktu. Allahü teâlânın verdiği bu nimetleri Onun rıza gösterdiği, emrettiği yerlere harcamalı, Onun kullarının ihtiyaçlarını görmeye çalışmalı. Aksini yapmanın vebali büyük olur.

 

 

Dini sualler için | Üye olmak için

 

Üyelikten ayrılmak için: Google | Yahoo

 

Mail grubu sayfası: Google | Yahoo

 

www.dinimizislam.com | www.mehmetalidemirbas.com | www.evlilikrehberi.net