30 Nisan 2021 Cuma

* Fıtra vermek

1 Mayıs 2021, Cumartesi

 

Fıtra vermek

 

 

 

vermek

Sual: Sadaka-ı fıtır nedir, kimler ve ne zaman verirler?

Cevap: İhtiyacı olan eşyadan ve borçlarından fazla olarak, zekât nisabı kadar malı, parası bulunan her hür Müslümanın, Ramazan bayramının birinci günü sabahı, tan yeri aydınlanırken, (Fıtra) vermesi vacib olur. Daha evvel ve daha sonra vacib olmaz. Fıtra ve kurban nisabı hesabına katılacak malın ticaret için olması şart olmadığı gibi, elinde bir yıl kalmış olması da lâzım değildir. Bayramın birinci günü sabah namazı girdiği anda, nisap miktarı kadar mala malik olmak şarttır. O andan sonra nisaba kavuşanın, dünyaya veya imana gelenin fıtra vermesi vacib olmaz. Misafir olanın da fıtra vermesi lâzımdır. Ramazan-ı şerifte veya Ramazandan önce ve bayramdan sonra vermesi de caizdir. Hatta bir kimse, fıtra veya zekât, kefaret veya nezir ettiği [adadığı] şeyi vermeden ölürse ve verilmesini vasiyet etmedi ise, varislerinden birinin, kendi malından [ölünün malından değil], bunları fakirlere vermesi caiz olur. Fakat varis, bunları vermeğe mecbur değildir. Eğer, vasiyet etmiş ise, bıraktığı malın üçte birinden verilmesi lâzım olur. Mal bırakmadı ise, vasiyeti yapılmaz. Bayram namazından önce verilince, sevabı daha çok olur. Şafiide Ramazandan önce, Malikide ve Hanbelide ise bayramdan önce verilemez. Bir kişinin fıtrası, bir fakire veya birkaç fakire verilebildiği gibi, bir fakire birkaç kimsenin fıtrası da verilebilir. Küçük çocuğun ve delinin malları varsa, bunların fıtraları da, mallarından verilir. Velileri vermezse, çocuk büyüdükte, deli iyi oldukta, eski fıtralarını da kendileri verir. Baliğ olmayan çocukların malı yoksa, bunların fıtrasını babaları, kendi fıtrası ile birlikte verir. Yani kendi zengin ise verir. Zevcesi için ve büyük çocukları için vermez. Fakat verirse sevab olur. Özrü sebebi ile oruç tutmayanın da, sadaka-i fıtır vermesi lâzımdır. (Tam İlmihâl s. 322)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dinimiz İslam

İnternet Radyosu

 

 

 

Huzura Doğru TV

 

 

 

Dini sualler için

Üye olmak için  |  Üyelikten ayrılmak için

 

Google mail grubu sayfası

 

www.hakikatkitabevi.net

 

www.dinimizislam.com

 

 

 

 

 

 

* "Oruç tutunuz, sıhhat bulunuz" (Osman Ünlü Hocanın 01.05.2021 tarihli yazısı)

1 Mayıs 2021, Cumartesi

 

 

“Oruç tutunuz, sıhhat bulunuz”

 

 

 

Sual: Oruç tutmanın, insan sağlığı için zararlı olduğunu söyleyenlere karşı ne demelidir?

Cevap: Peygamber efendimiz bir hadis-i şeriflerinde; (Oruç tutunuz, sıhhat bulunuz) buyurmuştur. Orucun sıhhate zararlı değil, bilakis çok faydaları vardır. Orucun, vücut için faydalarından bazıları şöyle bildirilmektedir:

Oruç, bir sene boyunca durmadan çalışan mide ile beraber bütün sindirim sisteminin istirahate sevk edilmesi ve insan vücudunun bir tasfiyeye tabi tutulmasıdır. Böylece, sindirim sistemi dinlendirilmiş olur. İnsanlarda en çok görülen rahatsızlık, hazım, sindirim bozukluğudur. Şişmanlık, kalb ve damar hastalıklarına, şeker hastalığına ve tansiyon yüksekliğine sebep olmaktadır. Oruç, bütün bu hastalıklara karşı koruyuculuk vazifesi yaptığı gibi, bir de tedavi vasıtasıdır. Bugün birçok hastalıktan kurtulmak için, perhiz lazım olduğunu doktorlar bildirmektedir.

Oruç, vücuttaki karbonhidrat, protein ve bilhassa yağ depolarının harekete geçirilmesini sağlar. Oruç sayesinde madde süzmekten kurtulan böbrekler, bir revizyona, tamire girerek, dinlenme ve yenilenme imkânı bulurlar.

Bütün bu bildirilenler, orucun insan sağlığına zararlı olduğunu söyleyenlerin, yalan ve iftiralarını yüzlerine çarpmaktadır. Keşke orucun zararlı olduğunu söyleyenler, yalan söylerken ilmi de, kendilerine yalancı şahit olarak getirmeselerdi!

***

Sual: Hasta, yolcu ve hamile kadınlar,  oruçlarını nasıl tutarlar?

Cevap: Midesinden rahatsız olan, hamile olan kadın, çocuğuna süt veren kadın, hastalığının artacağından korkan kimse, harp eden asker ve seferî yani insan yürüyüşü ile üç günlük ki Hanefi mezhebinde yüzdört, diğer üç mezhepte seksen kilometre yola giden yolcular oruç tutmayabilirler. Bunlar, daha sonra, tutamadıkları oruçlarını kaza ederler.

***

Sual: Dışarıdan satın alınan yiyecek ve içecekleri, kapalı olarak mı eve götürmelidir?

Cevap: Konu ile alakalı olarak Süleymân bin Cezâ hazretleri, "Eyyühel veled" kitabında diyor ki:

“Dükkânını Besmele ile aç ve kapa! Yenecek bir şey aldığın zaman, açık olarak tutup eve getirme, bir şeye sar ve örtülü şekilde yiyeceğini eve götür! Eve gidince, çocukları herhangi bir şeyle sevindir! Dükkânına geç git ve erken kapa! Diğer zamanlarında ilmihal bilgilerini öğren ve öğret!”

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dinimiz İslam

İnternet Radyosu

 

 

 

Huzura Doğru TV

 

 

 

Dini sualler için

Üye olmak için  |  Üyelikten ayrılmak için

 

Google mail grubu sayfası

 

www.hakikatkitabevi.net

 

www.dinimizislam.com

 

 

 

 

 

Haftalık Bülten ( 30 Nisan 2021 )

Sitemize yeni eklenen soru cevaplardan, sizin için seçtiğimiz bazılarını aşağıdaki bağlantılardan okuyabilirsiniz.
SORU CEVAP VİDEOLARIMIZ
SORU - CEVAP ARŞİVİNDEN
FEYYAZTV BELGESEL VİDEOLARIMIZDAN
kuran222
melaike
mikail
FEYYAZTV ESERLERİ

Kur'an'ın Allah'ın kelamı olduğunu çok kuvvetli delillerle ispat eden ve bu delillerle Kur'an'a olan imanı ziyadeleştiren ve Kur'an'ın sönmez ve söndürülmez bir güneş olduğunu en inatçı akıllara dahi kabul ettiren mükemmel bir eser.

www.feyyaz.tv
 
ANDROID UYGULAMALARIMIZ

  
IOS UYGULAMALARIMIZ

 
Mail grubumuzdan çıkmak için buraya tıklayınız

--
--
Bu gruba aboneliğinizi iptal etmek için şu adrese e-posta gönderin:
sorularla-islamiyet+unsubscribe@googlegroups.com

---
Bu iletiyi Google Grupları'ndaki "Sorularla Islamiyet" grubuna abone olduğunuz için aldınız.
Bu grubun aboneliğinden çıkmak ve bu gruptan artık e-posta almamak için sorularla-islamiyet+unsubscribe@googlegroups.com adresine e-posta gönderin.
Bu tartışmayı web'de görüntülemek için https://groups.google.com/d/msgid/sorularla-islamiyet/CAPWEO%3Dn11Jj0Vv5xQkHgpV3JZR%3DBkSgEVOvnpJ92BzWYKkdDyg%40mail.gmail.com adresini ziyaret edin.

29 Nisan 2021 Perşembe

* Devamlı hasta veya çok yaşlı olanların oruç kefareti

30 Nisan 2021, Cuma

 

Devamlı hasta veya çok yaşlı olanların oruç kefareti

 

 

 

Sual: Devamlı hasta veya çok yaşlı olup oruç kefaretini tutamayacak olanlar nasıl hareket ederler?

Cevap: Devamlı hasta veya çok yaşlı olup, altmış gün kefaret orucunu tutamaz ise, altmış fakire bir gün taam (yemek) ibaha eder. Yani doyurur. Aç olan altmış fakiri, bir günde iki kere doyurmak lâzımdır. Hepsinin aynı günde yemeleri şart değildir. Bir fakiri her gün iki defa doyurmak üzere altmış gün veya her gün bir defa doyurmak üzere yüzyirmi gün yedirmek de olur. Yahut, altmış fakirin her birine, yarım sâ’ [bin yediyüz elli gram] buğday veya un veya bir sâ’ arpa, kuru üzüm, hurma temlik eder. Bunların kıymeti kadar ekmek, başka mal veya altın, gümüş vermek veya bunları bir fakire altmış gün devamlı vermek de caiz olur. İbaha, yani, kendisini doyurması için fakire Fülüs [kağıt para] da verileceği (Bedâyı’)da yazılıdır. Altmış günlüğü, bir fakire, bir günde toplu verse, bir günlük vermiş olur. Altmış fakiri sabah, altmış başka fakiri de akşam doyurursa, sabah doyurduklarını akşam veya akşam doyurduklarını sabah, bir daha doyurmalıdır. Yahut, bunlardan altmışının her birine, Sadaka-i fıtır miktarı mal temlik eder. İki kefaret için, altmış fakirin her birine, iki kat [bir sâ’] buğday verirse, bir kefaret ödenmiş olur. Köle satın alabilecek kimsenin oruç tutması, oruç tutabilenin de fakirleri doyurması caiz değildir. Fakir olan hasta ve ihtiyar, zengin olunca doyurur. Kefaret yaparken niyet etmek lâzımdır. (Tam İlmihâl s. 321)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dinimiz İslam

İnternet Radyosu

 

 

 

Huzura Doğru TV

 

 

 

Dini sualler için

Üye olmak için  |  Üyelikten ayrılmak için

 

Google mail grubu sayfası

 

www.hakikatkitabevi.net

 

www.dinimizislam.com

 

 

 

 

 

* Zaruret hâlinde orucu bozmak (Osman Ünlü Hocanın 30.04.2021 tarihli yazısı)

30 Nisan 2021, Cuma

 

 

Zaruret hâlinde orucu bozmak

 

 

 

Sual: Açlık veya susuzluk gibi zaruri durumlarda başlanmış oruç bozulabilir mi?

Cevap: Konu ile alakalı olarak Uyûn-ül-besâirde deniyor ki:

“İnsanın kullandığı şeyler beşe ayrılır. Bunlar zaruret, ihtiyaç, menfaat, ziynet ve fudüldür. Kullanılmadığı zaman insanın helakine sebep olan yasak şeyi kullanmak zaruret olur. Kullanılmaması sıkıntıya, meşakkate sebep olursa, buna ihtiyaç denir. Faydası, menfaati olmayıp, yalnız gösteriş için kullanılan şeye, ziynet denir. ihtiyaç olunca, orucu bozmak caiz olur. Bahr-ür-râıkda diyor ki; “Bir ibadete başlayınca, bunu özür olmadan bozmak haramdır. Farz olan orucu bozmak için sekiz özür vardır: Hastalık, sefere, yolculuğa çıkmak, ikrah yani zalimin zorlaması, kadının hamile olması, çocuk emzirmek, açlık, susuzluk ve ihtiyarlık.” Uyûn-ül-besâir kitabında bildirilen ihtiyaç, bu sekiz özürden biri demektir.

Buğday ekmeği, koyun eti, yağlı yemek, menfaattir. Tatlı yemek, zinettir. Mubahları kullanmakta taşkınlık, fudüldür. Zaruret olunca, yalan yere yemin etmek caiz olmaz. Tariz söylemek, yani iki manalı kelime söyleyip yemin edilir. Aç kalanın ölmeyecek kadar leş yemesi, zaruret olur. Abdest alırken elbiseye su sıçraması, hayvan idrar yaparken, üstündekinin elbisesine sıçraması zarurettir.”

***

Sual: Zengin bir kimse, niyet etmeden para, mal dağıtsa, bu verdiği para ve mallar zekât yerine geçer mi?

Cevap: Her ibadete mahsus olan farzların yerine getirilmesi şarttır. Zekâtın da farzı yerine getirilmezse, zekât verilmiş olmaz. Zekâtın farzı birdir, bu da, niyet etmektir. Niyet kalb ile olur. Malın zekâtını ayırırken veya Müslüman fakire verirken; “Allah rızası için, zekat vereceğim” diye niyet edip de fakire veya zekâtını fakirlere vermek için vekil ettiği kimseye verirken hediye veriyorum dese, caiz olur, söze bakılmaz. Zekât ve sadaka diye birlikte niyet ederse, imâm-ı Ebû Yûsüf'e göre, zekât olur. İmâm-ı Muhammed'e göre, sadaka olur, zekâtını vermemiş olur.

***

Sual: Zekâtını vermeden ölen kimsenin zekât borçlarını, mirasçıları ödeyecek midir?

Cevap: Vasiyet etmemiş meyyitin, bıraktığı maldan zekât borcu verilmez. Çünkü niyet etmesi lazım idi. Vârisleri, kendi mallarından ödeyebilirler. Bu takdirde, zekâtın iskatı yapılmış olur.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dinimiz İslam

İnternet Radyosu

 

 

 

Huzura Doğru TV

 

 

 

Dini sualler için

Üye olmak için  |  Üyelikten ayrılmak için

 

Google mail grubu sayfası

 

www.hakikatkitabevi.net

 

www.dinimizislam.com

 

 

 

 

 

* Oruç kefareti

29 Nisan 2021, Perşembe

 

Oruç kefareti

 

 

 

Sual: Oruç kefareti olanlar nasıl hareket ederler? Kefaret orucu bozulursa ne olur?

Cevap: Oruç kefareti için, bir köle azad edilir. Köle azad edemeyen, art arda, altmış gün oruç tutar. Altmış gün sonra, tutmadığı her gün için, birer gün daha tutar. Birkaç Ramazanda kefaretleri olan veya bir Ramazanda, iki gün kefareti olan kimse, birinci kefareti yapmamış ise, ikisi için yalnız bir kefaret yapar. Birinci kefareti yapmış ise, ikinci kefareti de, ayrıca yapar.

Kefaret orucu, hastalık, yolculuk gibi bir özür ile veya bayram günlerine rastlamak sebebi ile bozulursa veya Ramazana rastlarsa, yeniden altmış gün tutmak lâzım olur. Bayram günlerinde bozmazsa, yine yeniden başlaması lâzım olur. Kadın, hayız ve nifas sebebi ile bozunca, yeniden başlamaz. Temizlenince geri kalan günleri tutarak, altmışı tamamlar. Fakat, yemin kefareti olan üç gün art arda tutulacak orucu bu sebeple bozan kadının da, üç günü, yeniden tutması lâzım olur. Kefaret orucuna, Ramazana ve bayramlara rastlamayacak şekilde başlamalıdır. Recebin birinci günü kefaret orucuna başlayıp, Şabanın sonunda, altmış günü tamam olmasa, üç günlük yola gitmeği niyet ederek vatanından çıkar. Ramazanın birinci günü, kefaret orucuna niyet eder [Eşbâh]. Çünkü, misafire Ramazan orucunun edası farz değildir. Kaza etmesi caizdir. (Tam İlmihâl s. 320)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dinimiz İslam

İnternet Radyosu

 

 

 

Huzura Doğru TV

 

 

 

Dini sualler için

Üye olmak için  |  Üyelikten ayrılmak için

 

Google mail grubu sayfası

 

www.hakikatkitabevi.net

 

www.dinimizislam.com